Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu savcılarından Velihattin Eldemir tarafından hazırlanan iddianamede, DEAŞ’ın kuruluşu, yapısı, amacı ve faaliyetleri ayrıntılarıyla anlatıldı. Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianameye göre, DEAŞ terör örgütünün Ankara’da faaliyet gösteren uzantılarına mensup şahısların tespit ve deşifresine yönelik yapılan çalışmalar neticesinde Etimesgut ilçesinde Tevhid Dergisi’nin bulunduğu binada küçük yaştaki 60 çocuğa yönelik medrese eğitimi verildiği tespit edildi. DEAŞ üyeliği nedeniyle tutuklu bulunan Ebu Hanzala kod adlı Halis Bayancuk’un selefi/tekfirci görüşleri doğrultusunda küçük yaştaki çocuklara sözde medrese eğitimi verildiği, Bayancuk’un da ayda bir sefer buraya konuşmacı olarak geldiği belirlendi. Şüphelilerin eğitim gören çocukları Tevhid Dergisi’ne getirmek için aralarında para toplayarak minibüs aldıkları ve bunu servis olarak kullandıkları, aracın yakıt ihtiyacını ise çocukların ailelerinden aldıkları bağışlarla karşıladıkları anlaşıldı.
DEAŞ'IN AVULATI REİNA SALDIRISININ AZMETTİRİCİSİNİ ANKARA'YA GETİRMİŞ
İddianamede, şüpheliler Şahabettin Bora, Fatih Demir, Semih Demir, Hüseyin Bilal Yiğit, Mehmet Arksak, Murat Aydın ve Ali Şahin’in Tevhid isimli dergiye gelip giden şahıslarla ilgilendikleri, sohbet ve toplantı organize ettikleri, toplantılara katılımın yüksek olması için çalışmalar yaptıkları, bahse konu toplantılara zaman zaman Bayancuk’un müdafiliğini yapan Ankara Barosu avukatlarından şüpheli Emre Bal’ın da katıldığının anlaşıldığı kaydedildi. Bal’ın Reina saldırısının azmettiricisi Yasser Mohamed Salem Radown’u otomobille Ankara’ya getirdiğinin tespit edildiği belirtildi.
Şüphelilerin dini öğrenme adı altında dergide pazar günleri toplantı düzenledikleri kaydedilen iddianamede, "Bu toplantılarda DEAŞ terör örgütünün yaşam ve eylem felsefesi olarak ’cihat’ kavramının radikal yorumu ile sadece ’silahla’ olabileceği öğretisi ve devamında ’şehadet’ kavramının empoze edilmesi ile birlikte ’parlamenter sistemlerin ve demokrasinin’ din dışı, zorba, baskıcı ve Allah’a şirk koşan yönetimler olduğundan bahisle ’tağut devlet’ olarak nitelendirildiği ve savaşılması gereken bir hedef olarak işlendiği değerlendirilmiştir" ifadelerine yer verildi.
ÇOCUKLARINI GÖNDEREN VELİLERE SORUŞTURMA
İddianamede, çocuklarını DEAŞ’ın medrese eğitimine gönderen velilerin bilgi sahibi olarak alınan ifadelerine de yer verildi. İfadesine başvurulan çoğu veli, okullarda meydana geldiğini düşündükleri olumsuzluklardan dolayı ve eğitim sistemini beğenmedikleri için çocuklarını devlet okullarına göndermek istemediklerini söylediler. Veliler hakkında ayrıca soruşturma başlatıldı.
ANKARA/İHA