GÜVEN ADALI / EKONOMİ SERVİSİ
2017’nin geride kalmasına, 2018’in başlamasına sayılı günler kala ekonomiyi nasıl bir yıl beklediği en merak edilen soruların başında geliyor. Bu yıla girerken yaptığımız haberlerde getiri açısından borsanın parlayan yıldız olacağına değinmiştik. Borsa yıl başından bu yana yüzde 43 yükselerek en çok değerlenen yatırım aracı olarak öne çıktı. Dolarda ise Türk Lirası (TL) karşısında yüzde 8,7’lik getiri sağlarken gram altında bu oran yüzde 21,5 seviyesinde gerçekleşti. Mevduat faizlerinde ise %13-14 seviyelerine ulaşıldı. Tüketici enflasyonunun yüzde 12,98 olduğunu göz önüne aldığımızda reel olarak yatırımcılarına en yüksek getiriyi borsa sağladı. 2018’e dair beklentiler de 2017’ye göre paralellik gösteriyor.
Borsadaki yükselişte bu yıl özellikle büyük sanayi şirketlerinde açıklanan bilançoların çok büyük etkili olduğunu belirten İntegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, “Endeksi etkileyen büyük şirketlerde Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kar (FAVÖK) büyümeleri borsanın getirisi olan %43 seviyesinin üzerinde gerçekleşti. Bankalardaki ilk yarı bilançoları da borsadaki yükselişte oldukça önemliydi. Bu nedenle endeks altı tamamen dolu bir yükseliş gerçekleştirdi. Halen 10-11x f/k çarpanında olması da borsadaki yükselişin kar büyümelerini ancak yakalayabildiğini gösteriyor” değerlendirmesini yaptı.
2018 yılında gelişmekte olan ülkelere yönelik ılımlı seyrin devam etmesini bekleyen Turşucu, “Borsa İstanbul’da 2018 yılının ilk yarısında bundan etkilenecektir. Özellikle ilk çeyrek dönemde BIST 100 endeksinin düşen enflasyonla birlikte yeni rekorlar kırması beklenebilir. Endeksin 115.000 seviyesini geçerek 120.000 bölgesini test etmesini bekliyorum” dedi. 2018 yılında ihracatı yoğun şirketlerin ve sektörlerin ön plana çıkmaya devam edeceğine işaret eden Turşucu, “Otomotiv, otomotiv yan sanayi, çelik, ana metal, petrokimya ve enerji sektörleri göze çarpabilir. Savunma ve teknoloji şirketleri yine dikkat çekecek görünüyor. Ayrıca yükselen siber güvenlik endişeleri ve bulut teknolojisi yazılım sektörünün önünü açacak görünüyor. Sonuç olarak uzun vadeli düşünenler yine kazanacak, kısa vadeciler ise büyük resmi yine kaçıracak” diye konuştu. Doların 2018 yılının ilk yarısında daha sakin ve rahat bir dönem geçirmesini beklediğini söyleyen Turşucu, sözlerine şöyle devam etti:
“Enflasyonda düşüş sağlanması durumunda Dolar/TL kurunda 3.70-3.75 bölgesine doğru düşüşler görebiliriz. Yılın ikinci yarısı ise FED’in yaratacağı algıya bağlı olacak. Daha hızlı faiz artırımı mesajı verirse dolar dünyada güçlenir ve bu içeride dolar kuruna da yansır. Bu durum yeniden 3.80-3.90 aralığında seyredebiliriz. EUR/TRY içinde yılın ilk çeyreğinde 4.30-4.40 bölgesine gerileme olabilir. Sonrasında yine yılı 4.50-4.60 bölgesinde kapatabiliriz. Gram Altında ise 165-170 bölgesi görülebilir. Bu seviyeler satış için fırsat verebilir. 150-155 bölgesine gerilemeler ise alım fırsatı olabilir.”
DONALD TRUMP’TAN VERGİ DOPİNGİ
Borsalardaki iyimser havanın arkasındaki en büyük nedenlerin başında ABD’deki vergi reformu yatıyor. Geçtiğimiz hafta kanunlaşan ‘Vergi indirimleri ve istihdam yasası’ ile Amerikalı şirketlerden alınan kurumlar vergisi yüzde 35’ten yüzde 21’e indirilecek. Bireysel mükelleflere uygulanan vergi oranları da düzenlemeyle gelecek 10 yıl boyunca birkaç puan aşağı çekilecek. Bu nedenle Amerikalı şirketlerin bilançolarının çok daha iyi geleceği beklentisi piyasaların daha da morallenmesi sağlarken, bu ülkedeki ekonomik parametreler de beklentilerden iyi gerçekleşiyor. Yılın ilk aylarında yüzde 4,8 civarında seyreden işsizlik oranı, kasım ayına ilişkin son verilere göre, yüzde 4,1’e geriledi. Yıla yüzde 2,5 ile son 5 yılın en yüksek seviyesinde başlayan manşet enflasyon, şubat itibariyle yüzde 2,7’ye ulaştı. Bu durum, enflasyonun hızla artmasında korkan ABD Merkez Bankası’nın (FED) mart ayında faiz artırmasına zemin sağladı. Ancak enflasyon göstergeleri mart ayında düşüş eğilimine girdi.
Manşet enflasyon yüzde 2,4 ve PCE fiyat endeksi yüzde 1,8’e geriledi. Düşüşün nisan, mayıs ve haziranda sürmesi piyasaları şaşırtırken, yıl ortasına gelindiğinde yıllık manşet enflasyon yüzde 1,6’ye ve PCE fiyat endeksi yüzde 1,4’e gerilemişti. FED Başkanı Janet Yellen, bu gelişmeleri, “ABD ekonomisinde bu yıl yaşanan en büyük sürpriz enflasyon oldu” değerlendirmişti. Yılın ikinci yarısında kademeli bir yükseliş gösteren enflasyon son verilere göre kasımda yıllık bazda yüzde 2,2 ve yüzde 1,8’e yükseldi. Enflasyon hedefini tutturmakta zorlanan FED, aralıkta açıklanan tahminlerine göre yıllık PCE fiyat endeksinin 2018 sonunda yüzde 1,9’a çıkmasını bekliyor. Büyümenin ise 2018’de yüzde 2.5-3 aralığında gerçekleşmesi tahmin ediliyor.
ALTINDA BEKLENTİ DÜŞÜK
Reuters tarafından 34 analist ve işlemcinin katılımıyla yapılan anket, altın fiyatlarında gelecek yıl yataya yakın bir seyir izlemesinin beklendiğini ortaya koydu. Son iki hafta içinde gerçekleştirilen ankete katılanlar bu yıl için altında ortalama 1.260 dolar/ons tahmininde bulundu. Yılbaşından bu yana altında ortalama fiyat 1.255 dolar olarak gerçekleşti. 2018’de ise değerli metalin küçük çaplı bir çıkış yapması ve ortalama 1.300 dolardan satılması öngörülüyor. Yani bu yıl tahmin edilen seviyenin yüzde 3 üzerine tırmanacak. Altın fiyatları ortalama 1.300 doları yakalaması halinde, 2013 yılından bu yana en güçlü yıllık performansını göstermiş olacak. Ancak bu seviyelerin, ABD’nin hızlı bir faiz artışına gideceği beklentilerinin azalması ve Kuzey Kore ile yaşanan nükleer gerilimin son haftaların en yüksek düzeyine çıkarması sonrasında altında boğa eğilimi güçlenenlerde hayal kırıklığı yaratabileceği belirtiliyor.
HALKA ARZ YILI OLMAYA ADAY
Gelecek yıl mali açıdan zorluk çekmeyen firmaları halka açmayı hedefleyen Borsa İstanbul yönetiminin yanı sıra dünyada da pek çok yeni firma yatırımcılarla buluşacak. Ak Yatırım'ın raporuna göre bu yıl, halka arzlar 2016'ya göre yüzde 44 arttı ve 1700 şirket halka açıldı. Ancak halka arzlar, hem sayı hem de büyüklük olarak geçen yıla kıyasla artış gösterse de, ABD ve Avrupa'da 1995-2015 arz ortalamasının altında kaldı. Snapchat ve BlueApron yılın hayal kırıklıkları olurken, sigorta şirketleri yatırımcılarının yüzünü güldürdü. 2018, global hisse senetlerinde yükselişin devamı beklentisi dikkate alındığında halka arz miktarlarında rekorların görüleceği bir yıl olabilir. 2018 yılında teknoloji firmaları DropBox, Ancestry.com, Uber'in rakibi Lyft, Pinterest ve Spotify ABD'de halka arz olabilir. Çin'in Netflix'i olarak anılan 'iQiyi' de ABD'de halka arz planı yapıyor. Tarihin en büyük hakla arzı olması beklenen Suudi Arabistan petrol şirketi Aramco'nun ise New York, Londra, Tokyo ve Hong Kong'da işlem görmesi bekleniyor.
RİSK ARTARKEN BÜYÜME DENGELENİR
2017 yılını makroekonomik bazda yüksek büyüme ve yüksek enflasyon ile uğurlarken, 2018 yılı içerisinde genel ekonomi politikaları ve para politikaları üzerinde etkili olacak iki büyük içsel değişkenin yine büyüme ve enflasyon ekseninde olmasını bekleyen Kapitalfx Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, “2017’de biraz da yüksek gelen 3. çeyrek büyümesinin ortalamayı yükseltmesiyle %6 bandı üzerinde bir yıllık büyüme gerçekleşecekken, bu yüksek oranların akabinde 2018 yılında büyümenin biraz daha dengelenmesi, yılın ilk aylarında baz etkisinden %10’lara doğru gerileyecek enflasyonun ise çift hanede kalmaya devam etmesi öngörümüz mevcuttur” dedi. Bu bakımdan 5 ve 10 yıl vadeli tahvil faizlerinde sınırlı geri çekilme, 2 yıllık tahvil faizinde ise yukarı baskının devam edebileceğine işaret eden Erkan, sözlerine şöyle devam etti: “2018’i riskli görüyorum. Batı ile, özellikle de ABD ile gerek jeopolitik konuları gerekse de vizeler itibariyle yaşanan kriz diplomatik alanda yaşanan sıkıntıların büyümesine neden olacaktır. Bu da Türkiye açısından daha yüksek bir risk profili demek olacaktır. Büyüme kompozisyonu da bir bakıma Türkiye’de ikiz açığın artabileceğine yönelik emareler ortaya konmaktadır. 2017 yılı baz etkisinden yüksek gelen 3’üncü çeyrek büyümesinin ortalamayı yukarı çekmesi bakımından yüksek gelecek, ancak daha düşük oranda bir büyüme beklediğimiz 2018’de de geniş mali politikalar büyüme patikasının kaybedilmemesi açısından devreye konulursa cari açık da bütçe açığı da büyür.”
‘DOLAR İLK ÇEYREKTE 3,60’A GERİLEYEBİLİR’
Baz etkisi ile 2018 yılının ilk bölümünde enflasyonun yüzde 10 civarına gerileyeceğini ifade eden Gedik Portföy Portföy Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı, bu gelişmenin ışığında Türk Lirası’nın da yara sarabileceğini, doların TL karşısında 3,60 yakınlarına bir seyahatin söz konusu olabileceğine işaret etti. Gelecek yıl Türkiye ekonomisindeki büyümenin ise yüzde 5-6 arasında gerçekleşebileceğini sözlerine ekleyen Karayazıcı, şöyle devam etti: “Ancak yılın ikinci yarısına bugünden senaryo üretmek güç. Her şeyden önce yıl sonu yaklaştıkça radara girecek seçim takvimi gerek ekonomi gerek ise piyasalar üzerinde frenleyici etki gösterme potansiyeli taşıyor. 2018 ikinci yarısı üzerinde güçlü etki gösterecek diğer bir faktörde dünya ekonomisinin seyri olacak. Küresel bir resesyon yaşanmasını beklememekle birlikte sene sonu yaklaşırken resesyona yönelim riskinin masadaki seçeneklerden biri haline geldiğini düşünüyorum.”
K BOĞA NEDİR?
Boğa piyasası (bullish market), piyasanın yükseliş trendinde olduğu yani fiyatların gelecekte iyimser bir ortamda seyredeceği ve yatırımcıların alıma geçeceği dönemdir. Ayı piyasasında ise durum boğa piyasasındakinin tam tersidir. Öte yandan fon yöneticileri de boğa piyasasının hakim olacağı görüşünde. Kurumsal Yatırımcı dergisinin düzenlediği "Fon Yöneticileri Üç Aylık Beklenti Anketi"ne göre, yeni yılın ilk çeyreğinde öne çıkan yatırım aracı hisse senedi olacak. Fon yöneticilerinin borsada sektör tercihleri bankacılık, perakende ve petrokimya olarak sıralandı. Hisse senedi yoğun yatırım fonları yine favori.