Katar krizinde başından beri Riyad’ın yanında yer alan ABD ikinci kez çark etti. Doha’ya uygulanan ablukanın bir aile meselesi olduğunu belirten Beyaz Saray Sözcüsü Spicer, ‘konuyu kendileri çözmeli’ dedi.
Suudi Arabistan öncülüğündeki Körfez ülkelerinin ‘teröre destek veriyor’ iddiasıyla Katar’a 5 Haziran’da uygulamaya başladığı ablukanın başından beri destekçisi olan ABD ikinci kez çark etti. Pazar günü günlük basın brifinginde konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Heather Nauert, “Ambargoyu uygulamaya iki haftadan fazla bir zaman önce başladılar. Körfez ülkelerinin Katar hakkındaki iddialarının detaylarını henüz kamuoyu ile paylaşmamasına karşı şaşırmış durumdayız” demişti. Bu açıklamadan 4 gün sonra benzer sözleri bu kez de Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer sarfetti.
Sözcü Spicer, Beyaz Saray’da kameralara kapalı gerçekleştirilen basın brifinginde, Körfez’de yaşanan krizde gelinen noktaya ilişkin soruları yanıtladı. Sorunun ilgili ülkeler arasındaki bir kriz olduğunu ve yine onların çabasıyla çözülmesi gerektiğini anlatan Spicer, “Bu meselenin tarafı olan 4 ülke var, bunun bir aile meselesi olduğuna inanıyoruz ve bunu onlar çözmeliler. Eğer biz bu sürece kolaylaştırıcı bir katkı yapabiliyorsak öyle olsun. Ancak bu konu, onların çözmesi gereken bir meseledir” değerlendirmesini yaptı. Spicer, ablukacı ülkelerin Doha yönetimine sunduğu talep listesinde El Cezire televizyonunun kapatılmasıyla ilgili ‘ABD’nin yorumu ne olacak’ sorusuna ise “Biz bu tartışmalarda kolaylaştırıcı bir rol oynamak istiyoruz; ancak bu tartışma ilgili ülkelerin kendi arasında yapmaları gereken bir şey. Dolayısıyla bize bu yönde talep gelene kadar bu tartışmalarla ilgili yorum yapmak istemiyorum” dedi.
‘TALEPLER EGEMENLİĞİMİZİ SINIRLAR’
Katar’dan Riyad öncülüğündeki ülkelerin 13 maddelik talepleriyle ilgili ilk açıklama geldi. Hükümete bağlı İletişim Ofisi Müdürü Şeyh Yusuf bin Ahmed bin Seyf Al Sani, Doha’ya ambargo uygulayan Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Mısır’ın bazı basın yayın organlarında yer alan taleplerinin Katar’ın egemenliğini sınırlamaya yönelik olduğunu söyledi. Al Sani, “Bu talepler, söz konusu yasa dışı ambargonun başından itibaren terörle mücadeleyle değil bilakis Katar’ın egemenliğine ve dış politikasına müdahale etmekle alakalı olduğunu teyit ediyor” ifadesini kullandı. Katar Dışişleri Bakanlığı da 4 ülkenin taleplerini içeren belgenin kendilerine ulaştığını, resmi cevaplarını kısa süre içinde vereceklerini açıkladı.