Kaybolan enerjimiz

Yöneticiler genellikle “tükenmişlik sendromu” konusunda farkındalık seviyesinde de olsa bilgi sahibidir.

Tükenmişlik sendromuna girenler, karşılaştıkları insanlara karşı duyarsızlaşır, duygusal yönden kendilerini tükenmiş hisseder ve kişisel başarı duyguları azalır. İlerleyen vakalarda baş ağrısı, karın ağrısı, iştahta veya uykuda düzensizlikler de görülür. Bu semptomlar görülür hale gelince problemin farkına varılır ve çözüm aranır.

Buna karşılık, tükenmişlik sendromu seviyesine gelmemiş olan iş yaşamındaki enerji kayıpları olağan karşılanır, çözüm aranacak bir problem olduğunun farkına varılmaz.

ENERJİ KAYBININ BELİRTİLERİ

Küçük olaylar bizi daha fazla huzursuz ediyorsa, aksamalar ve hatalara karşı tahammülümüz azaldıysa, özgüven duygumuz zayıflamışsa enerji kaybetmeye başlamış olabiliriz (1).

Açık sözlülüğün, nezaketin, temkinin yerini fevri davranışların, ertelemelerin, kararsızlıkların alması da enerji kaybının göstergesidir.

Enerji kaybının bir göstergesi de toparlanma süresizin uzamasıdır.

Kaybolan enerjimizi geri kazanmaz ve enerji kaybımıza çare aramazsak ilerleyen süreçte tükenmişlik sendromuna düşebiliriz.

ENERJİMİZİ NASIL GERİ KAZANIRIZ?

Uzmanlar, beş enerji bataryasına dikkat çekiyor, bu bataryaları doldurarak enerjimizi koruyacağımıza işaret ediyorlar (1).

1.Fiziksel batarya

Bu batarya sağlık ve fiziksel gücümüzle ilgilidir.

Uyku, hareket ve beslenme bu bataryayı şarj eden ana faktörlerdir.

Bu alanlardaki herhangi bir terslik bu bataryayı hızla tüketebilir.

Hareketsiz veya çok az hareketli yaşam süren, zamanının çoğunu ekran karşısında geçirenlerde bilinç bulanıklığı görülebilir.

Fiziksel bataryayı şarj etmek için egzersiz yapmak önerilir. Ancak genellikle de egzersiz ihmal edilir. Günlük adım sayısını artırmak, merdiven kullanmayı tercih etmek, otoyu daha uzağa park ederek yürüme mesafesini artırmak gibi basit ve pratik olarak uygulanabilir önlemler tercih edilebilir.

2.Zihinsel batarya

Zihinsel batarya anlaşılır olma, odaklanma ve zihinsel kıvraklıkla ilgilidir.

Yeni ve farklı konular öğrenme, bir işten yorulunca başka bir işe koyulma bu bataryayı şarj eder.

Verimli odaklanma süresi uzun olmadığı için kısa molalar da dikkat dağınıklığı ve odaklanmaya faydalı olacak uygulamalardandır.

3.Duygusal batarya

Bu batarya, yenileşim, duygusal zekâ ve otokontrolle ilgilidir.

Keyifli aktiviteler, enerji verici hobiler veya aile ve arkadaşlarla geçirilen vakit bu bataryayı şarj ederken; çatışmaları yönetmek veya acı veren olayların tekrarlanması bu bataryayı tüketir.

Her sabah işe giderken otobüste yapılacak beş dakikalık keyifli bir dinletinin güne daha hazır başlamasına katkı sağladığı keşfedildi. Duygusal bataryasını dolduranların, hayatın zorluklarıyla başa çıkmak konusunda da kendilerine olan güvenlerini yeniden kazandıkları görüldü.

4.Manevi batarya

Bu batarya motivasyon ve amaç algısıyla ilgilidir.

İbadetler ve dini ritüeller, bir yerlerde gönüllü olarak çalışmak, sosyal yardımlaşma ve dayanışma, doğada zaman geçirmek, iç gözlemsel aktiviteler yapmak bu bataryayı yeniler. Deneyimler, iş dünyasında bu bataryanın kıymetinin bilinmediğini gösteriyor.

5.Sosyal batarya

Bu batarya hem kişisel hem de profesyonel ilişkilerle ilgilidir.

Arkadaşlarımızla ve meslektaşlarımızla (geleneksel iş ortamlarının dışında) zaman geçirmek gibi sosyal aktivitelerin yanında özgürce ve güvenli bir şekilde seyahat edebilmek bu bataryayı şarj eder.

Yaşarken güvende hissetmediğimiz yerler, nadiren takdir gördüğümüz iş ortamları veya sevdiklerimizin refahı için endişe duyduğumuz durumlar bu bataryayı tüketir.

MÜSLÜMANIN ENERJİSİ DÜŞÜK OLUR MU?

Müslümanlar olarak, şu soruyu açık yüreklilikle kendimize soralım: Günlük yaşantımızı İslam’ın özüne uygun olarak düzenlersek enerjimiz düşük kalır mı?

Soruyu biraz daha açalım:

  • Her gün beş defa abdest alan (fiziki ve manevi pisliklerden temizlenen), namaz kılan, fırsat buldukça namazını camide cemaatle kılan,
  • Oruç tutan,
  • Hacca giden, umre yapan,
  • Rızkının peşinden koşan, tembellikten ve aylaklıktan uzak duran, her günü bir gün öncesinden ilerde olan,
  • Sıla-i rahim yapan, akrabalarını ve dostlarını ziyaret eden,
  • Zekât ve sadaka veren; aç, açıkta kalan ihtiyacı olan yakınlarını, komşularını arayıp bulan ve bunlara yardım eden,
  • Kıyamet kopacak da olsa elindeki fidanı dikecek kadar çevresini korumaya ve güzelleştirmeye çalışan birinin enerji bataryaları boş kalır mı?

Cevap belli: İslam’ı hakkıyla yaşayanlar bataryalarını sürekli şarj ederler.

Bataryalarımız şarj olmuyorsa, değerli Ali Bardakoğlu Hocamızın ifadesiyle, “Müslümanlığımızla Yüzleşme” zamanımız gelmiştir.

BAŞARILI LİDERLER BATARYALARINI DOLDURURLAR

Enerji bataryalarını doldurmak, sadece gündelik refahı artırmaz. Aynı zamanda liderlerin kendi enerjilerinin farkına varmalarına yardımcı olacak becerileri kazandırır ve becerilerini en ideal seviyede tutacak metotları geliştirerek kriz durumlarında etkin olmalarına yardımcı olur.

Başarılı liderler kendi enerji bataryalarını üst seviyede tuttukları gibi, çevrelerine de pozitif enerji verirler.

(1) Francesca Giulia Mereu, Jennifer Jordan. Küçük Alışkanlıkların Yenileyici Gücü. HBR Türkiye 19.02.2024.

YORUMLAR (13)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
13 Yorum