Tren kazalarını önleme zinciri
Ankara’daki tren kazasının “açıklık, hesap verilebilirlik, tartışılabilirlik ve en nihayet siyasi sorumlulukla ne alakası var” diye soran çıkar mı bilmiyorum. Çıksa da çıkmasa da söyleyelim… O elim kazanın tam da bu kavramlarla alakası vardır. Önceki kazaların veya sansasyonel olsun olmasın her türlü iş kazasının yine bu kavramlarla çok yakından alakası bulunmaktadır.
Toplumda yarattığı infial, reaksiyon ve tatsızlıktan anlaşılacağı gibi Ankara’daki tren kazası bir kaza olmanın ötesinde, insanların olup bitenler hakkında bilgi sahibi olmamasının tezahürleriyle tartışılıyor. Belki her ülkede olabilecek ve olduğunda sadece teknik boyutta tartışılabilecek bir kaza, bizde bu temel bilgi eksikliği ve yangından mal kaçırma anlayışı nedeniyle daha ateşli konuşmaların konusu oluyor. İnsanlar bilgi ve ayrıntı istiyor; yapılan teknik açıklamalar tatminkâr olmadığı için şüpheler büyüyor.
Evet, Türkiye’nin yıllardır ihmal edilen demiryolları konusunda atağa kalkması olumlu bir gelişmedir.
Evet, Türkiye’nin henüz hâlâ emekleme aşamasında olsa bile toplu taşımacılık konusunda atılan her adım hayırlıdır.
Evet, genel olarak ülkenin çehresinin yüksek teknoloji ile değişmesi girişimleri kesinlikle takdire şayandır.
***
Peki, bir yatırım bulunduğu bölgeye, çevreye ve ülkeye mal olması için yapılması gereken basit şeylerin ihmal edilmesinin anlamı nedir? İster demiryolu, ister köprü, ister havaalanı veyahut da herhangi bir altyapı yatırımı olsun, bütün süreçlerde ilgili meslek kuruluşlarının, ilgileniyorsa muhalefet partilerinin ve en nihayet toplumun bütün kesimlerinin bilgisi olursa ne eksilir? Açık, şeffaf ve sorulara karşı da özgüvenle yaklaşmanın ülkeye ve sözkonusu yatırımlara ne zararı olur?
Bir kez olsun bu soruları kendimize cesaretle soralım…
Böyle bir sorgulama karmaşaya yol açmaz aksine yapılan işin kalitesini, güvenliğini ve değerini artırır. İki sayfa bilgi paylaşmak, tren istasyonunda sinyal problemi var denildiğinde bu eleştiriyi dikkate alıp gereğini yapmak veya kaza önlemezse de gerçek sorumluların hesap vermesini sağlamak, böylesi elim olaylarla mücadele etmenin tek garantili yoludur.
Önceki tren facialarında veya iş kazalarında ihmal edilen bu kurallar şimdi olduğu gibi gelip bir başka istasyonda kapımızı çalıyor. Ne bürokrat, ne müteahhit, ne de siyasi sorumlular olup bitenlerin sorumluluğunu üstlenmeden yollarına devam ediyor. Böyle bir rahatlıkla çalışan sistem de kazaları önleme becerisini tabiatı gereği kaybediyor.
Çünkü yaşanan her meseleye bir an önce yatıştırmak maksadıyla yaklaşılıyor ve kazadan ders almak şöyle dursun, sistem kendi kendini tahkim ederek yoluna devam ediyor. Ondan sonra tek çare komplo teorilerine müracaat etmekte kalıyor: Zamanlama manidar… Kaza maksatlı… Arkasında bit yeniği var, vs…
Muhatabı kim olursa olsun, her aşamada kamuoyuyla bilgi paylaşmak, sorulara ve eleştirilere gerçekçi cevap vermek ve insan hayatıyla ilgili en küçük riskte bile hesap vermesi gerekenlerin hesap vermesini sağlamak şarttır. Şarttan öte hepsi birer temel haktır.
İster bu kaliteyi yakalarız istersek de bu zinciri bugüne kadar olduğu gibi dağınık bırakır, endişeyle yaşamaya mahkum oluruz. Tercih bizim…















tren kazalarında insan unsuru önemli.insan neden hata/kusur yapar?eğitim alsada moral huzur gelir dinlenme ortam iş yükü vs vs rol oynar.yönetici insan psikolojisini inceletmeli.çözüm??
Yanıtla (0) (0)personel eğitiğmi önemli .ancak eğiticiler eğitilirse..eğiticiler.yurt dışında neğitilp sınavadan geçmeli..orta kadame yöneticiler sınava tabi tutulmalı.işi bilmeyenler pasifize edilmeli.bilene de yetki verilmeli. siyasi atama yanlış.. dmy meslek lisesine gerek yok.teknik elemanlar baskı altında yada kızakta. amirler dışarıdan gelmesin
Yanıtla (0) (0)Doğru ve çok acı maalesef.Bizde bu huy olmuş.Yazık çok yazık.
Yanıtla (0) (0)Sorumlular hep ödüllendirilmiştir.örnek mi daha önceki kaza sorumlu TCDD Genel müdürü Süleyman Karaman şu anda milletvekili.
Yanıtla (0) (0)Mustafa bey dedenizin vefat ettigi ni öğrendim başınız sağolsun rabbim rahmetiy le muamele etsin sizlerede sabrı cemil dilerim
Yanıtla (0) (0)başınız sağolsun mustafa bey! gani rahmetler.
Yanıtla (0) (0)Mustafabey haklısın.Aklın mantığın açıklığın olmadığı yerde paranoya olur.Bir de işimizi ibadet şuuru ile yapmazsak bizde işler yürümez."Gerçekten de, farzları yapan büyük günahları işlemeyen kişinin yaptığı her çalışma,niyet etmek şartıyla,ibadet olarak yazılır."( b.s.Nursi). Bu bilinç yerleşirse işimiz ibadet, ibdetimiz iş olur. Gelişim çağlarımızda atalar bu irfan ve idrakla yaşıyordu.
Yanıtla (0) (0)Bakın şimdi karaalioğlu bir yazı yazmış uzatmışta uzatmış. Çok basit aslında Sinyalizasyon sistemi yok , Makasçı ben bu konuda eğitim almadım diyor , Telefonla Telsizle bu işleri yapıyoruz diyorlar. Bunun uzatılacak bir tarafı varmı. Şimdi diyelimki bu şartlarda bir kaza çağdaş hesap verilebilir bir ülkede olsa (Olmazya) ne olurdu diye. Neyse uzatmayalım sende uzatma Karaalioğlu birşey çıkmaz buradan. Böyle ülkeye böyle ulaştırma bakanı olduktan sonra uzatmaya değmez. Gidin araştırın bakalım ülkede dere yataklarında hala kaç ev var.
Yanıtla (0) (0)devr-i iktidarda kaç defa ihale kanunları değiştirildi önce ona bakmak gerek
Yanıtla (0) (0)Asıl sorumlular hesap vermezken Mütahit, TCDD genel müdürü, işi bitmeden olur verenler ve siyasiler. Yine suçu bir kaç çalışanın üstüne ararsın konu kapanır maalesef. Kimse iş yapılmasın demiyor. Adam gibi kuralına göre yapılsın diyor.
Yanıtla (0) (0)asıl korkulan soru şu, engellenmeye çalışılan, önü alınmaya çalışılan soru şu "ihalede sinyalizasyon da var mıydı, tamamlanmadığı halde sanki tamamlanmış gibi sinyalizasyonun parası da müteahhide ödendi mi"
Yanıtla (0) (0)Mesele sorunu çözmek değil mesele ben yaptım oldu meselesi onun için ben yanlış yapmam yine dış güçler
Yanıtla (0) (0)Biz kendi kendimizi bu yöneticilerle ödüllendiriyoruz. Muhafazakar camiada artık iş inada binmiş gibi.
Yanıtla (0) (0)geçiniz. bu dediklerinizin yeni Türkiye de yeri yok. geçti o işler artık, Akp ile durmak yok batmaya devam
Yanıtla (0) (0)ENTERESANDIR. KİMSE ŞU SORUYU SORMUYOR. SİNYALİZASYON OLSA İDİ, KIRMIZI İŞİK YANSA İDİ.KAZANIN OLMA İHTİMALİ AZALIRMIYDI. BUNU YAPMAYANLAR NİYE SORUMLULUK ALMIYORLAR.
Yanıtla (0) (0)Dün Albayrak yazmıştı: ''... bir gazetecinin ‘Sinyalizasyon var mıydı yok muydu’ sorusuna verdiği cevapta ‘Bu soru doğru bir soru değil’ diyebilen Ulaştırma Bakanı Turhan’dan bu konuda aydınlatıcı bir açıklama beklemek beyhude olsa gerek''
Yanıtla (0) (0)Siyasiler sorumluyu bulmuş:portakal mı mandalina mı...Kazanın üstü nasıl tehditle kapatılıyormuş görün. Allah bizim belamızı vermiş.
Yanıtla (0) (0)Ortada bir teknik açıklama yok ki. Sadece 'sinyalizasyon var mı yok mu' diye soran muhabirin sorusunu doğru bulmayan bir yetkili var. Biz hangi ülkelerin/toplumların ahını aldık ki Allah bizi bu yöneticilerle ödüllendiriyor(!!!).
Yanıtla (0) (0)