İyi bir Türkiye için doğru adımlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Beştepe’de liderleri toplaması ve bugünden sonrasını değerlendirmesi olumludur. Sadece olumlu değil, gereklidir. Böyle olduğu içindir ki toplumun yüzünde tebessüm uyandırmıştır. Erdoğan, darbe gecesi sergilediği liderliğini bu hareketiyle güçlendirmiştir.
Bununla birlikte, Başbakan Yıldırım’ın yeni anayasa çalışmaları için HDP’nin desteğine kapı aralaması da bir o kadar gereklidir. Takibi ve elbette tahakkuku gerekmektedir.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun daha ilk geceden itibaren darbeye karşı tutum takınması, partisinin darbeler tarihindeki kötü sicilini temizleme yönünde fevkalade mühim bir adımdır. Yine Kılıçdaroğlu’nun dün en çok şehidin verildiği Gölbaşı’ndaki Özel Harekat Daire Başkanlığı’na giderek açık bir dayanışma sergilemesi ve orada Gülen’in iadesini talep etmesi de darbe karşıtı tavrının samimiyetini artırmıştır.
MHP Lideri Bahçeli, darbe karşıtı bloğun en değerli isimlerinden birisi olmuştur ve tehlikenin en az hükümet üyeleri kadar farkında olduğunu göstermiştir. MHP, bu tavrıyla ülkeyi rahatlatan ve sempati kazanan bir siyasi hareket olmayı başarmıştır.
***
Ve medya... Kuralsız Erdoğan karşıtları dahil bütün medyanın darbeye meydan okuması da Türk demokrasisi adına kıymeti günden güne artacak bir gelişmedir.
Sivil olan, yani gücünü haktan, hukuktan ve demokrasiden alan geniş kitleler kazanmıştır.
Dolayısıyla elimizde benzerine bugüne kadar rastlanmamış bir demokratik dayanışma sermayesi vardır. Benzerine rastlanmamış derken sadece Türkiye coğrafyasını kasdetmiyoruz; 15 Temmuz cevabının dünyada da pek az örneği vardır.
Muvaffak olamasa da sistemde, ülkenin imajında ve toplumda ciddi hasarlar bırakan Fethullahçı darbe teşebbüsü hiç hayal edemeyeceği bu dayanışma karşısında ebediyen mağluptur. Bu örgüt, tarih önünde bir başka grubun, güruhun hatta terör hareketinin olamayacağı kadar rezil olmuştur, kirlenmiştir.
***
Demokratik unsurların, siyasi partilerin, kurumların ve en başta da demokrasinin kendisi olan halkın ittifakıyla mutlak bir milli irade zaferi yaşanmıştır.
Bu zaferle Yeni Türkiye ile eski Türkiye arasındaki problem köprülerinden birisi olan paralel bağlantı kullanılmaz hale getirilmiştir. Tamamen yıkılması da an meselesidir. Devlet içindeki paralel hücreler şimdi olduğu gibi titizlikle takip edilip temizlendikçe sistem nefes alacak, endişe ve kaygı azalacaktır.
Şimdi, 15 Temmuz sonrasında oluşan havanın gereği olarak siyasi düşüncesi, etnik kökeni, kılığı, kıyafeti, sosyal statüsü ne olursa olsun herkesin kendisini iyi hissedeceği bir ülke için bütün şartlar tamamdır. Terörün de darbenin de gerilimin de ilacı esasen herkesin bu hissi taşımasıdır. Demokrasi asgari müştereği üzerine güçlü bir hukuk devleti kurmamak için hiçbir sebep yoktur.
***
Neticede her görüşten insanlar sokağa çıkarak, bedenlerini siper ederek bu iyi geleceği hak ettiklerini göstermişlerdir. Kendileri hakkındaki kararın asker içindeki bir terör grubunca değil yine kendileri tarafından verilebileceğini, bunun için ölümü dahi göze alabileceklerini ilan ederek demokrasinin kalitesini bir seviye daha artırmışlardır.
O seviyenin kurumsallaşmasının ve darbe denilen şeyin sonsuza kadar sadece kötü bir hatıradan ibaret bırakılmasının zamanıdır.