İçerdiğinden fazla anlam yüklemek

Rejim, silahlı muhalefet ve onlara destek veren İran, Rusya ile Türkiye’yi bir araya getiren Astana toplantısı daha başlamadan Amerika ve Avrupa basını tarafından başarısızlığa mahkum edilmek istendi. Önce beklentiler yükseltildi, sonra da tarafların birbirleri hakkında söylediklerinden hareketle toplantının başarısız olacağı başlar başlamaz ilan edildi. Satır başlarına ve aralarına hayal kırıklıkları eklendi.

Oysa Suriye’de doğrudan veya dolaylı savaşan neredeyse tüm tarafların bir masanın etrafına toplanabiliyor, konuşabiliyor olması bile kendi başına bir başarıydı. Kimse Astana’da sorunun çözüleceğini, savaşın 24 Ocak itibarıyla biteceğini söylememişti. Moskova’da buluşan ve Astana toplantısının sponsorluğunu üstlenen Türkiye, Rusya ve İran’ın amacı sağladıkları ateşkesin devamıydı.

***

Üç ülke ve onlara kerhen destek veren diğerleri pazartesi ve salı günleri toplandılar, konuştular, sorunun doğrudan taraflarının konuşmasını sağladılar, ateşkesin kalıcı olması için yapılması gerekenleri masaya yatırdılar. Asıl önemlisi de Suriye sorununun onları karşı karşıya getirmesini önleyecek zemini oluşturdular. Ve belli ki bu kısıtlı amaçlarının gerçekleşmesinde de başarılı oldular.

Astana buluşması bundan sonra Cenevre’de sürecek olan barış görüşmelerinin, normal hayata geçiş çabalarının altyapısını hazırladı, ateşkesin daha sağlam temeller üstüne oturmasını temin etti. Ateşkes tutmasa bile en azından sorunun doğrudan muhatabı olan üç ülkenin çözüm için bir araya gelebildiğini, oluşabilecek beklentilerin aksine Suriye yüzünden birbirleriyle çatışmayacaklarını bu toplantı dünyaya gösterdi.

Ancak kimileri sorunun çözülecekse sadece kendileri tarafından çözülmesini istediğinden, kimileri de sorunun çözümünü istemediğinden, Astana toplantısına kuşkuyla yaklaştılar. Bir mucize olur da sorun orada çözülürse diye bariz bir rahatsızlık duydular. Başka bir yerde ve başka şartlar altında gerçekleşse önemseyecekleri, önemsetecekleri toplantıyı hafife almayı, açılışında yapılan konuşmalar üstünden onu mahkum etmeyi seçtiler.

Kim ne desin Astana buluşması önemliydi, Suriye’de kurulacak muhtemel düzenin önemli bir dönüm noktasıydı. Sahada savaşanlar masada konuştular, talep ve beklentilerini dillendirdiler. Ateşkesin sürmesi, kalıcı barış görüşmelerine zemin sağlanması için yapılması gerekenler üstünde durdular. Her şey mutlaka mükemmel değildi. Ama yapılması şarttı, iyi ki de yapıldı.

Şimdi sıra ateşkesin tutmasında, 8 Şubat’ta gerçekleşmesi beklenen Cenevre buluşmasında. Eğer ateşkes tutarsa, İran, Türkiye ve Rusya üslerine düşen sorumluluğu yerine getirebilirse, Astana’da Kazak Dışişleri Bakanı tarafından yapılan sonuç açıklamasındaki gözlem mekanizması hayata geçirilirse, daha önce hazırlanan yol haritası, yani BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı çerçevesinde Suriyeliler de umuyoruz ki sorunlarına çözüm bulacaklar.

***

Neden Kazakistan diye soranların da kendilerine neden başka yerler ve ülkeler değil, neden İsveç, İsviçre, Japonya ya da başka bir ülke yüzbinlerce insanın hayatını, milyonlarcasının yerinden yurdundan olmasına yol açan, bölgesel ve hatta küresel çatışma potansiyelini içinde barındıran bu sorunu çözmek için inisiyatif almaz, taraflarla iyi niyetle konuşmaz, Kazakistan’ın yaptığını yapmaz diye sorması gerekiyor.

Rusya’nın bölgede daha fazla zemin kazanmasını istemeyenlerin dahi Suriye sorununun çözümüne, çözüm teşebbüsü nereden gelirse gelsin katkıda bulunması şart. Genelde Ortadoğu, özelde Suriye artık sıfır toplamlı oyunların oynanamayacağı kadar kırılgan. Fay hatları derin. Sorunlar karmaşık. Suriye sorunu çözülmezse, çözülemezse küçük bir kıvılcım hiç beklenmedik sonuçlar doğurabilir…

YORUMLAR (5)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
5 Yorum