Geçtiğimiz Perşembe günü Brüksel’de olmama rağmen Fenerbahçe’nin Konferans Ligi maçını izleyememiştim.

O maçta aylardır gelişimine dikkat çektiğim Oesterwolde’nin mükemmel oyunu ve mükemmel golü herkesin dikkatini çekmişti.

Fenerbahçe Avrupa’daki bu kritik deplasmanda rakibini az ama öz bir hücum gücüyle devirdi desek yanlış olmaz. Belçika’nın son yıllardaki flaş takımını deplasmanda 3 farklı skorla devirmek Kadıköy’de güle oynaya bir maça çıkmanın habercisi olacaktı.

Pendikspor maçında da o futbolun devamını izleyeceğini düşünen binlerce futbolsever vardı. Özellikle Galatasaray’ın 6 golle kazandığı Rizespor maçından sonra amansız takibin devamı için çok kritik bir 90 dakika daha izleyecektik.

Pendikspor kümede kalmak için varını yoğunu ortaya koyacaktı. Bunun tüm futbolseverler farkındaydı. Nitekim kurtarıcı olarak da teknik direktörlük kariyerinde herhangi bir başarı henüz elde edemeyen İbrahim Üzülmez’i getirmişlerdi.

Futbolculuk zamanlarındaki lakabıyla nam-ı diyar Deli İbo teknik direktörlük kariyerinde 9 farklı takımla 137 maça çıkıp, maç başı 1,5 puan ortalaması tutturmuş bir isim. Bu kritik dönemeçte teknik direktör değiştirmek zaten bir tek bizim ülkemize özgü bir durum…

Her neyse dönelim maça…

Fenerbahçe’de İsmail Kartal sahaya Livakovic, Mert Müldür, Serdar Aziz, Oosterwolde, Ferdi, Krunic, Fred, Cengiz, Mert Hakan, Tadic, Dzeko 11’yle çıktı. Son haftaların formda ismi Mert Hakan İsmail Kartal’ın en güvendiği isimlerin başında geliyor.

Maçın ilk yarısında futbol adına söyleyebilecek hiçbir şey yoktu. Oyun 11 dakika uzayıp 55 dakika oynandı ama topun sahada kaldığı süre sadece 23 dakikaydı.

Bu kadar çok faul yapılan ve hakemin de her temasta oyunu durduğu bir maçı izlemek gerçekten göz kanattı.

Buna rağmen ilk yarıda daha istekli olan ve golü bularak soyunma odasına önde giren Pendikspor’du.

Anadolu takımları Fenerbahçe’yi çözdü artık. Önde basarak oynadıklarında Fenerbahçe oyun kuramıyor, oyunu isteği gibi açamıyor. Maçın ilk yarısında da bunu gördük.

İlk yarı itibariyle kaleyi isabet bulamayan Fenerbahçe 8 şut atıp sadece 0.32 gol beklenti elde etti. Pendikspor’un ilk yarı karnesinde 2’si isabetli 3 şut ve 0.55 gol beklentisi vardı.

İkinci yarıya sarı kartı olan Mert Müldür ve Oesterwolde’yi kenara alarak başlayan Fenerbahçe kendisinden beklenildiği gibi rakip kaleye yüklenmeye başladı.

İsmail Kartal’ın böyle maçlarda eğer ilk yarı yenik kapandıysa ikinci yarıya direkt çift forvetle başlaması gerektiğini düşünüyorum. Bu hamle de yine geç kaldı.

Fenerbahçe baskıyı arttırmasına rağmen hücumda istediği şeyleri yapamıyordu.

Ama son haftaların formda ismi Mert Hakan ceza sahası dışından mükemmel bir golle eşitliği sağlamayı başardı. Bu sezon 12 maçta 2 gol 2 asistle 4 gol katkısında bulundu. Ama bu goller kritik anlarda geldi.

Ancak kilit açıldı mı derseniz… Kilit açılmamıştı…

Kilidi ceza sahası içinde mi dışında mı olduğuna bir türlü emin olamadığımız bir penaltı pozisyonu kırdı.

Sonrasında da tamamen oyundan düşen ve gereksiz kırmızı kartlarla 9 kişi kalan Pendikspor karşısında rahatlayan bir Fenerbahçe izledik.

İrfan Can’ın şahane bir golle geri dönmesi de kendisi açısından iyi oldu.

Fenerbahçe lider Galatasaray’ı takibe devam ediyor. Ancak futbol istikrarı konusunda halen problemler olduğu açık…

Kısa Kısa Notlar

• Yayın esnasında gözümüze bir görüntü çarptı. Mert Hakan hakeme “Hocam dikkatli ol. Buradan çıkamazsın” dedi. Bu görüntüler bir cezaya neden olacak mı göreceğiz.
• Tadic’in skor katkısını arttırması gerekiyor.
• Krunic bu maç İsmail’i arattı.
• Cengiz de istikrar sorununu bir türlü atlatamıyor.

MAÇ İSTATİSTİKLERİ

BU MAÇ VS SON 7 MAÇ ORTALAMASI