Beton kirası

Çimento üretiminde epey iyi durumdayız. Zaten ülkemizde epey beton işi yaptık. Yollar, köprüler, tüneller...

Bir de AVM’lere epeyce beton döktük. Kuralları kesinleşmemiş, isteyenin nerede ise istediği yere AVM yaptığı bir dönem yaşadık.

Ve bitti.

Piyasa fazlası ile betona doydu.

Şimdi bir söylem epeyce gündemde: “Girdi maliyeti dövize bağlı olmayanlar zam yapmasın”.

Yani fırsatçılık olmasın isteniyor.

Diğer yandan da “serbest piyasa ekonomisi” uyguladığımızı söylüyoruz.

Serbest piyasada sistemin temeli “arz-talep” kesişmesi ile işliyor. Talebi az olan ürünü üretirsen zayıfsın demektir. Arz sıkıntısı olan ürün ise yüksek talep karşısında daha avantajlı oluyor.

Kural bu! Ama her şey kuralına göre mi işliyor. Mesela aynı AVM’de iki aynı özellikte mağazayı kiralamaya gidiyorsunuz. AVM yönetimi bir mağazaya orada olsun diye nerede ise rüşvet derecesinde kolaylıklar tanıyor. Ama yine aynı özelliklerdeki diğer mağazaya ise o diğer mağazanın maliyetini yüklüyor.

(A) mağazası gelsin diye para ver.

(B) mağazası gelince maliyeti ondan çıkar...

Genellikle gelsin diye istenen mağazalar marka olmuş, isim yapmış yabancılar.. Ek maliyet istenenler ise, markalaşmada henüz sistemi tamamlamamış yerli şirketler.

Zaten sermaye az... Zaten marka giderin yüksek. Bunun üzerine bir de yabancı markaların mağaza maliyeti üstlerine yüklenilmek isteniyor.

***

Bakın işin henüz kira boyutuna gelmedik bile. Yan yana iki mağazaya bile farklı fiyat ve kolaylıklar uygulanırken, bir de kira maliyeti durumu söz konusu.

Şimdi kendimize soralım: Beton işinin, arsa işinin ne kadarı dövize bağlı? 10-15 yıl önce yapılmış-bitmiş AVM’lerin hala kira kontratlarını dövizle yapmaları nasıl izah edilir?

Hadi dediniz ki, “Biz bu AVM’leri yabancı sermaye ile gerçekleştirdik. O nedenle kiramız dövizle olur.” İyi ama kredisi biten de dövizle kira istemiyor mu?

Elbette çözüm serbest piyasa kuralları dışına çıkarak olmamalıdır. Burada ‘Maliye Politikası’ ne işe yarıyor diye sormaz mı insan?

TL mevduatına vergi avantajı getirirken, neden dövizli kontratlara ek vergi getirilmesin?

Çözüm elbette tekel anlayışının kırılmasından geçiyor. Rekabet Kurumu neden kuruldu? Piyasa hakimleri piyasa güçlerini haksız yere kullanmasın diye...

Yan yana iki eşit mağazaya gösterilen farklı yaklaşım elbette Rekabet Kurumunun işi olacaktır. Ama biz asıl işi rekabet avantajlarını çeşitlendirerek açabiliriz.

AVM’lerde belirli süre aralığında otoparklar ücretsiz olacak değil mi? Yasa öyle diyor ama gidin bir AVM otoparkına... Mesela Ümraniye Canpark-AVM: Alışveriş fişi zorunlu. Cebimde alışveriş yapmış olmama rağmen örnek olsun diye ödediğim otopark fişini taşıyorum. Kendilerine de söyledim ama “Umurumuzda değil” dediler.

Bu kuralsızlık çok yaygın. Bir çok AVM “Güç bende” diyor.

Aynı gemide oldukları müşteri kitlesini ayrımcılıkla-çıkarcılıkla yönetiyorlar.

Kısa vadeli düşünüyorlar.

Kazanmak değil, kaybetmemek üzerine planlılar.

Böyle olunca da uzun süreli yolculukta elbette zorlanılıyor.

Nasıl aşacağız betona bile dolarla istenme sorununu?

Öncelikle kamu buna örnek olacak. Kamu önderlik edecek. Kamu denetleyecek ve yaptırımlarla, caydırıcılıkla sorunu çözecek.

Aynı zamanda alternatif kolaylıklar önerecek. Cadde mağazacılığı özendirilecek belki de... Hani belediyeler seçim öncesi kaldırım işlerine başladılar ya... Şimdi tam zamanı: Caddeler bedava otopark olmak yerine, yürüme ve alışveriş merkezleri olacak.

Yıllar önce bir TV programında Belediyelere şöyle seslenmiştim: “Artık araba yolu yapmayın. Yaya ve yürüme yolu yapın. Yürüyecek ne yol var, ne de kaldırım.”

Bu konuda epey yerde ilerleme kaydediliyor.

Umarım bir bütün olarak sorunu ele alıp, beton kirasını bile dolarla belirleyen ülke olmaktan çıkacak adımları atarız. Umarım geniş yelpazede bir çözüm modeli oluşturabiliriz.

Yoksa, ‘kendi yurdunda garipsin’ diyerek yerli üretimi bir kez daha baltalamış oluruz.

YORUMLAR (18)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
18 Yorum
  • KARAR OKURU / 13.09.2018 06:04

    15 milyar dolarlık avm sahiplereinin kredi borcu varmış bankalara , tabi bizim bankalarda bu kadar borcu yabancı bankalardan almış ,sektör yetkilisi dedi ..,

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 22:38

    Çok yaşa:)

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 18:44

    Şurama da beton, burama da beton.

    Yanıtla (0) (0)
  • ahmet / 12.09.2018 16:35

    ucuz eleştiri dediğin betona yanlış yatırım ekonomiyi bitirdi..

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 13:21

    Ucuz eleştiriler. Mahalle kahvelerinde daha seviyeli eleştiriler var.

    Yanıtla (0) (0)
  • engineer / 12.09.2018 11:17

    önce çimento fabrikalarını fransızlara satarsın, sonra fransız kredisiyle beton dökersin, çimentosunu fransızlara sattığın fabrikalardan alırsın, ne kadar akıllıca değilmi?

    Yanıtla (0) (0)
  • Mehmet / 12.09.2018 10:46

    İbrahim bey, bu GSM operatörleri halkı tarife ve taahhüt yoluyla soyuyor. Kimse tarifenin yarısını bile kullanmıyor, paketin bitti demek için bile para talep ediliyor. kazara tarifeyi aşarsan ( konuşma veya internet ) faturan ikiye katlanıyor. Bu konuyu gündeme getirirseniz çok iyi olur.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 09:35

    bildiğim kadarıyla o avm lerin hemen hepsi yurt dışından alınan 10 küsur yıllık kredilerle yapıldı. kredi taksitleri de, krediler bitene kadar yabancı para ile ödenecek. o nedenle kiraların dövizle olması ekonomik mantığa aykırı gelmiyor. buna karşılık, özellikle yerli markalar bir süre sonra maliyetlere katlanamaz hale gelip, orta ve üst gelir grubunun tercih ettiği yeni kurulan yerleşim yerlerinin merkezlerindeki dükkanlara taşınacaklar gibi geliyor bana.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 09:27

    sanki ibrahim bey sabah akşam avm yazıyormuş gibi yaptığınız bu yorum baya bi haksız olmuş. kurcalayın geçmişe doğru yazılarını kaç tane avm yazmış.

    Yanıtla (0) (0)
  • Abdullah Hasan / 12.09.2018 06:36

    Bu ayrıcalık oluyorsa bunu vatandaşa da bilgilendirip o AVM ye dengelemek lazım.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 02:09

    Bunca beton yetmezmiş gibi, ülkenin içinde bulunduğu durum da cabasıyken, hala Malazgirt'e saray yapma vadinde bulunuyor yetkililer. Sonra medyanın çoğunluğu da bu durumu 'müjde' olarak haberleştiriyor. Ve halk da bunda bir gariplik sezmiyor. Siz buna rağmen bir şeylerin düzeleceğine inanıyor musunuz?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 02:01

    Beton yiyeceğiz, beton okuyacağız.

    Yanıtla (0) (0)
  • Mk / 12.09.2018 01:27

    Rakamsız ve istatistik içermeyen bir yazı olmuş. Böylesi daha iyi. AVM demişken önerim olacak. Muhtemelen seneye buralar belli oranda kapatılacak. Belediyelerin buraları bilim merkezleri, kültür ve sosyal alanlar olarak kullanmalarına imkan verilmeli. Özel sektör ve devlet teşviği ile buralar canlı tutulmalı. Mesleki ve özel yetenek kursları ile gençlerimize iş fırsatları oluşturulmalı. Bir nevi halk üniversitesi işlevi görmelidir. Boş durmasından iyidir...

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 01:26

    AVM ler kartelleşmenin ve tekelciliğiin önünü açtı. Küçük esnafı yok etti. Halkımızın terçih olanaklarını teke indirdi Bunu önlemenin yolu sadece üretici ve esnafın satış yapacağı Mahmut paşa çarşıları açmak ve avm lerdeki sosyal imkanları oraya taşımaktı.evet Von causevitz sin topyekun harbin bilmeyenler. Bizi avm lere mahkum ettiler.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.09.2018 01:20

    Tek derdimiz AVM zaten. Memlekette başka sorun yok değil mi İbrahim Bey.

    Yanıtla (0) (0)
  • Ataullah / 12.09.2018 00:19

    ana sorunlari cozduk kaldi tali sorunlar...

    Yanıtla (0) (0)