Belli ki son haftalarda alınan başarılı sonuçlar Fenerbahçe takımına bir özgüven ve istek getirmiş. Özellikle Bursaspor gibi seyiricisiyle coşan bir takıma karşı hemen hemen hiç pozisyon vermeyişleri bunun açık bir göstergesi. Ayrıca rakip alanda yaptıkları baskı ve takım içinde sağladıkları pas trafiği Fenerbahçe’nin Bursa deplasmanındaki değişiminin bir başka yönüydü.

İlk yarıda el freni çekilmiş araç gibi tempo kazanmakta zorlanan Fenerbahçe arzuladığı pozisyonları üretemediyse topu bir türlü dikine oynayamamasındandı. Ancak buna rağmen top kontrolünü sağlayan ve daha fazla pas yapan Sarı-Lacivertli ekip belki de sakin kalmanın ödülünü aldı. İlk 45 dakikada oyuna pek giremeyen Giuliano ikinci yarıda hareketlenip topa daha fazla hakim olunca Fenerbahçe’nin baskısı arttı. Jannsen’in sakatlanmasıyla rakip savunma üzerindeki dağıtıcı etkisini yitirir gibi görünen Fenerbahçe’de Soldado’nun top saklama becerisi penaltının kazanılmasındaki en büyük etkendi.

Bursaspor kalabalık bir orta sahayla oynamasına karşın Fenerbahçe’den yediği baskı sonucu geriye fazla yaslanınca bir türlü istediği kontratakları bulamadı. Özellikle topu bitirici alana geçirmekte zorlanan Yeşil-Beyazlılar bu görüntüleri ile haliyle pozisyon sıkıntısı içine düştüler.

Bursaspor gibi zorlu bir deplasmandan arzuladığı sonuçla dönen Fenerbahçe’de dünün en etkili isimlerinden bir tanesi de son derece istekli bir oyun ortaya koyan İsmail Köybaşı idi. Şener ile birlikte kanatları iyi kapatan bu ikili kuşkusuz takımlarını savunma dirençleriyle ateşledikleri gibi hücuma da önemli katkı yaptılar. İkinci yarıda çok çalışan Giuliano ve Josef’i de başarılı isimler listesine hemen ekleyelim.

Kısacası sıkıntılı süreci atlatmış gibi görünen Fenerbahçe belki çok iyi oynamadı ama aklı ile sabrı birleştirmenin ödülünü aldı. Zirveyle arasındaki puan farkının açılmasına izin vermeyen Fenerbahçe bu istekli görüntüsünü sergilerse yarışın içinde kalır gibi gözüküyor ama Sarı-Lacivertli ekibin hücum temposunu biraz daha artırması şart.