18 Nisan 1999 seçimlerinde nasıl bir tablo çıkmıştı ortaya...

18 Nisan seçimlerine iki kritik hadise damgasını vurdu.

- Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilmesi

- 28 Şubat Süreci

Bu iki hadise seçimlerde seçmenin tercihini olumlu ve olumsuz yönde etkiledi.

Genel ve yerel seçimlerin birleştirildiği 18 Nisan 1999 erken seçimlerinin sonuçları, araştırma şirketlerinin tahminlerini de siyasi analizcilerin beklentilerini de altüst eden bir tablo ortaya çıkarttı.

1995 seçimlerinde aldığı yüzde 14.6 oy oranı ile TBMM’nin dördüncü partisi durumunda olan DSP’ye seçmen genel seçimlerde verdiği oy ile (yüzde 22.2) Meclis’te birinci parti durumuna yükseltirken, yerel seçimde ise yaptığı tercih ile Fazilet Partisi’ni (yüzde 18.4) birinci parti durumuna yükseltmiştir.

1995 seçimlerinde aldığı yüzde 21.4 oy oranı ile TBMM’nin birinci partisi olan Refah Partisi (Fazilet Partisi), 28 Şubat post modern darbesinin muhatabı olmasına, partisinin kapatılması gibi mağduriyetlerle karşı karşıya kalmasına rağmen, yeterli desteği bulamamıştır.

Seçmen, Fazilet Partisi’ne belediyelerdeki hizmetlerine devam et, hizmetlerinden memnunum dediği halde ülke yönetiminde verdiği desteği geri çekmiştir.

Peki, ama neden?

Temel hak ve özgürlükler konusunda ağır mağduriyetler yaşayan dindar kesimin temsilcisi durumunda olan, dahası hakkında kapatma davası açılan Fazilet Partisi’ne 28 Şubat’ın mağdur ettiği kitlenin bir kısmının dahi oy vermediği ortaya çıkıyor.

Soralım... Neden?

Şundan...

28 Şubat’ın mağduriyetini yaşayan kesim, karşılaştığı baskılar karşısında Fazilet Partisi’nin mağduriyetlerin yeterince sözcülüğünü iyi yapamadığını, dirayetli ve arkasında durabileceği beyanlar yerine kaçamak açıklamalarla yetindiğini, kendisine oy veren kesimlerin hakkını yüksek sesle savunmaktan kaçındığını, yani yeterince dik duramadığına kanaat getirip, Fazilet’e olan inancı sarsıldı.

Fazilet Partisi ve tabanı arasında bir güven sorunu ortaya çıktı.

Algı böyleydi çünkü.

Fazilet Partisi kendisini, derdini iyi anlatamadı. Süreci iyi yönetemedi.

Süreci iyi yönetemeyince, kafası karışık olan dindar kesim oyunu Fazilet Partisi’nden sakındı.

Elbette ki tek sebep bu değil, büyük umutlarla oy verdikleri Fazilet Partisi’nin yereldeki gibi hükümette aynı başarılı performansı sergilememiş olmasını, genç seçmene ulaşamamasını, artık heyecan yaratmıyor olmasını da yenilgi sebepleri arasında sayabiliriz.

28 Şubat iradesiyle karşı karşıya kalan ve karşılaştığı hadiseler karşısında zaaf gösteren Fazilet Partisini seçmen cezalandırmıştır.

Öyle bir süreçti ki, hatırlayın, 19 Nisan’dan itibaren yapılan yorumlar şu minvaldeydi: 28 Şubatçılar ve 28 Şubatçılara karşı çıkanlar kaybetti. 28 Şubatçılar haklı!

Yerelde yüzde 15 oy alan DSP’nin, parlamento seçiminde sandıktan birinci parti olarak çıkmasının sebebi ise, seçimlerden kısa bir süre önce Abdullah Öcalan’ın yakalanıp Türkiye’ye teslim edildiği süreçte, Meclis’in aldığı erken seçim kararı ve Türkiye’yi seçime götürecek koalisyon hükümetinin ortağı olması.

Peki, bugün...

24 Haziran’da 18 Nisan seçimlerindeki gibi bir tablo nasıl ortaya çıkar?
Türkiye uzunca bir süredir olağanüstü bir süreçten geçiyor.

Ve 24 Haziran seçimlerine gidilmesinin ana gerekçelerinden birisi “sistem değişikliği”.

16 Nisan Referandumu ile Türkiye’de yönetim olarak Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçti.

16 Nisan referandumunda dahi gidilen anayasa değişikliğini, sistem değişikliğini iyi anlatamayan AK Parti bugün hala Cumhurbaşkanlığına dair sistemin ne olduğunu kamuoyuna iyi anlatabilmiş değil.

Hal böyle iken, referandumdan bu yana gelişen hadiseler bugün referandumda evet oyu veren seçmenin “sistem hakkında” kafasında sorulara oluşturmaya başladı.

2002’den bu yana yaptığı icraatlardan ve AK Parti’nin 17-25 Aralık, 15 Temmuz darbesi gibi karşı karşıya kaldığı antidemokratik kalkışmalardan dolayı destek ve hükümetteki çift başlılığın bitmesi için evet oyu veren AK Parti seçmeninin kafası karışık.

Çünkü, Cumhurbaşkanlığı Sistemin’in denetimsiz bir güç olduğunu düşünüyor.

15 Temmuz darbesi sonrası Türkiye’nin bekasını ilgilendiren FETÖ davasında oluşan hukuksuzlukları görüyor.

AK Parti’nin Cumhurbaşkanlığı Sistemini iyi anlatamaması sonucunda, AK Parti tabanı oyunu Erdoğan’a verirken, sistemde bir denge denetim oluşsun diye parlamentoda başka bir tercihte bulunabilir.

Kaldı ki, AK Parti’ye yönelik pek çok eleştiri var. İtirazlar var. AK Parti’nin bugün en büyük dezevantajı bugün kendisiyle mukayese ediliyor olması.

Eski reformcu, demokrat, bütün kesimleri kucaklayan AK Parti ve reformcu kimliğinden uzaklaşan AK Parti.

24 Haziran’da tıpkı 1999 seçimlerindeki gibi bir tablo ile karşı karşıya kalabiliriz derken bunu söylüyordum.

Bir dip dalga var. AK Parti eğer derinden gelen bu dip dalganın, beklentilerine cevap veremezse, zihinlerindeki karışıklığı gideremezse, o dip dalga akacak başka mecralar bulacaktır.

2 ay fena bir süre değil. AK Parti hamaset yapmadan, popülizme kaymadan, seçimi kazanmak için yapıyor algısına sebebiyet vermeden, samimiyetle pek çok şeyi değiştirebilir, olumlu adımlar atabilir.

Mesela, kendisine yakın medyada çıkan, Afrin Harekatında hayatını kaybetmiş acılı şehit aileleriyle “ben de oyumu Erdoğan’a verecem” röportajlarını yasaklatabilir.

Afrin Harekatı bu ülkenin bir meselesidir. Milli bir meseledir. Siyasete alet edilmemesi gerekir. Hele bu şekilde şehit aileleri hç kullanılmamalıdır.

“Önce siz kendi kitabınıza bakın”

Biliyorsunuz. Fransa’da aralarında eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin de bulunduğu 300 hadsiz Kuran’ı Kerim’den “şiddet ve Yahudi karşıtı fikirleri yaydığı” gerekçesiyle bazı ayetlerin çıkartılmasını istedikleri bir bildiri yayınladılar ya...

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, 300 hadsiz Fransıza, Sakarya’dan hem de İlahiyat Fakültesinde düzenlenen “Bilgiden Bilince Gençlerle Baş Başa” konferansından tepki göstermiş:

300 hadsiz Fransız’a demiş ki:
“Önce siz kendi kitabınıza bakın..”

Görünce inanamadım. Yanlış okuyorum sandım. Tekrar tekrar okudum.

Yanlış mı anlıyorum deyip deyip tekrar okudum.

Gençlere sohbet ettiğiniz bir mekandan, ki o gençler yarın İlahiyat Fakültelerinde gençlerimize hocalık edecekler, camilerimizde halka vaaz edecekler, din adamlarımız olarak topluma rol model olacaklar.

Kutsal kitabımıza hakaret eden 300 Fransız hadsize had böyle mi bildirilir.

“Önce siz kendi kitabınıza bakın”.

Bir din adamına yakışan cevap bu mudur? Kendi kutsal kitabımızı savunurken “bizim kitabımız iyi sizin ki kötü” anlamında bir cevap mı verilir.

Ben, Diyanet Kurumumuzun başında olan, sırtında, bütün imamların başı anlamına gelen ağır cübbeyi giyen, başında sarık bulunan Ali Erbaş Hoca’dan, “kutsal kitapların önemini anlatan, ayetlerin çıkartılamayacağını, hükümlerin değiştirilemeyeceğini, hatanın kutsal kitaplarımızda değil, onların yorumlanmasında yaptığımız hatalardır” diyen şöyle bütün dünyaya ders niteliğinde bir manifesto yayınlamasını isterdim.

Bütün dillerde 300 Fransız’ın da düşünmesini, tefekkür etmesini sağlayacak mülakatlar vermesini isterdim.

Diyanet İşleri Başkanı’nın “önce siz kendi kitabınıza bakın” gibi oldukça tuhaf, yakışıksız cevap verdiği bir ülkenin cami imamları ne yapar ?

YORUMLAR (127)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
127 Yorum
  • AHMET / 20.05.2018 11:54

    Önce "Ak Partiye yıllarca oy vermiş biri." diye başla sonra salvo atışlara geç. O kadar çok yorumcu var ki böyle yapan. Sanki bir merkezden idare ediliyorlar. Bu ağız Fetö ağzıdır. ELİF HANIM, BUNLARIN GAZINA GELİP HAKKANİYETTEN AYRILMAYIN. Ak Parti ve Erdoğan'ın ayağı sürçerse yazık olur bu memlekete ve Müslümanlara.

    Yanıtla (0) (0)
  • Nevzat / 19.05.2018 13:10

    Elif hanım,Her yazınız mükemmel tespitlerle ve derslerle dolu.İnanın daha önce yazılarınızı kaçırdığım'dan dolayı hayıflanıyorum.Olaylara objektif ve gerçekçi yaklaşımlarınız mükemmel.Duygulara tercüman oluyorsunuz.Ak partiye yıllarca oy vermiş biri olarak.Kaybedecekler neden biliyor musunuz?Çünkü;Bizler bizden olmayanlara karşı yapılan adaletsizliklere ve haksızlıklara da tahammül göstermeyen inançlı insanlarız.Kaybedecek çünkü;Bir zamanlar kokuşmuş chp nin muhafazakar insanlara yaptığı ayrımı şimdi kendi yaptı.Önce AK(Adalet +Kalkınma=%

    Yanıtla (0) (0)
  • Allah bize komşuların haline düşürmesin. / 15.05.2018 11:11

    Çanankkale köprüsü Kore müteahhit yapıyor. Bu ülkenin evladı geçecek. Şimdiden tahminen ücreti 15 euro+kdv ve buna benzer diğer bütün projeler dolar üzerinden alıyor. Bütün işleri dolar üzerinden yaptıran zat dolar yükseldiği zaman dış güçlere bağlıyor. Bedava gösterilen yapılar en az 15 20 yıl bunlara geçmeyen araç için devletin hazinesinden tahsil garantisi veriliyor. Ücret yüksek diye geçmeyen kişiden bile geçmedin diye para alınıyor. Yapılan yatırımlar güzel ama bu insanların bankalara borçlandığı gibi dışarıya da borçlu hale getiriyor

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 15.05.2018 00:31

    Ben iktisatçı değilim. Gelir-gider, kâr-zarar mevzularına girersem haddimi aşmış olurum. Ama bir ülkenin iktisadi durumunu sadece borç ve faizlerin belirlemediğini, çok daha fazla kalemlerin bulunduğunu dışarıdan da olsa biliyoruz. Dünyanın en borçlu ülkesi ABD'dir ama en büyük ekonomisi de odur.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 14.05.2018 20:58

    Ahmet bir de borç ve faizden haber ver bakalım. Rakamlarla. Bütçeyi incele kârdamı zararda mı bu ülke. Enflasyon faiz düşmesinden bahsetmişsin. Ateşin olabilir hemen doktora.

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 14.05.2018 12:20

    Elbette okudum. Sizin dediğiniz gibi "hizmetleri de oldu" anlamında tek cümlesi yok. Yanlışa yanlış demek var; ama her şeyine yanlış demek yok. Muzaffer'in bu yorumunda tek doğrudan bahsedilmemiş. Netice olarak Erdoğan'a oy vermeyekmiş; bu sonuca hizmetleri olduğuna inanarak varılır mı?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 14.05.2018 11:19

    AHMET BU YAZDIKLARININ HEPSİ BİR HUKUK İHLALİ ETMEZ. HALKIN %60 INI HAİN MÜNAFIK İLAN ETME HAKKI VERMEZ. NANKÖR DEME HAKKI VERMEZ. BU ŞUNA BENZER. iNEK BİR KOVA SÜT VERİR, BİR TEKME ATAR DEVİRİR MİSALİ. üRETİM YOK İSDİHTAM YOK. İTHALAT CENNETİNE DÖNDÜK.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 14.05.2018 09:20

    çözüm basit istanbula anadoludan girişlerde sadece kağnı ya izin verin bak nasıl bıçak gibi kesiliyor bu göç ALLAHIM sen aklıma mukayyet ol bu açıklamayı yapan bilge adam olan bir partinin genel başkanı aklı evvelin biri de bunu yorumunda yazmış yorumları da beğenmeyen çıkmamış

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 14.05.2018 07:57

    babasının parasıyla yaptı. Karşılığında iktidar olmadı mı ? o zaman cumhuriyeti kuran chp daima iktidar olmalıydı.......

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 14.05.2018 05:21

    ahmet bey siz muzaffer beyin yazdığı yorumu okudunuz mu?peki anlamaya çalıştınız mı?evet akp nin bu ülkeye 16 senede yaptığı hizmetler oldu.zaten olmadı diyen yok.ama 16 senedir tek başına iktidar olan bir partinin zaten bunları hatta daha fazlasını yapması gerekiyordu.yanlış icraatleri de oldu.insanlar tabi ki yanlışa yanlış diyecek,demeli!

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 13.05.2018 23:52

    NANKÖRLÜK-6 Öğrenciye Ders kitabını ücretsiz DAĞIT Öğrenciye Süt DAĞIT Öğrenciye Tablet DAĞIT Okullara Bilgisayar DAĞIT Okullara Akıllı Tahta DAĞIT. Üniversite Harçlarını KALDIR. Binlerce Tarihi Eserimizi Yurda GETİR Binlerce Tarihi Yapıyı RESTORE ET Orhun Abidelerine giden 48 Km Asfalt YOL YAP - Dünyanın 3. Deniz Dolgulu Havalimanını Yap HÂLÂ BİRİLERİ ÇIKIP "AK PARTİ NE YAPTI Kİ?" DESİN.. ŞU AK PARTİ KADAR ŞANSSIZ BİR PARTİ VAR MI YA...

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 13.05.2018 23:51

    NANKÖRLÜK-5 Türkiyenin ilk Tohum GEN Bankasını AÇ Türkiyenin ilk Milli Botanik Bahçesini AÇ Enflasyonu DÜŞÜR Faizleri DÜŞÜR Kamu Borcunu DÜŞÜR İMF ye Borcu YOK ET Hava Kirliliğini YOK ET Çöp Sorununu YOK ET Trafik Canavarını YOK ET Katsayı Zulmünü YOK ET HÂLÂ BİRİLERİ ÇIKIP "AK PARTİ NE YAPTI Kİ?" DESİN

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 13.05.2018 23:49

    NANKÖRLÜK-4 Öğrenci Burslarını Kat Kat ARTIR Doğalgazlı il sayısını ARTIR İçmesuyu ulaşan insan sayısını ARTIR Ortalama Yaşam Süresini ARTIR Okuma Yazma Oranını ARTIR Okullaşma Oranını ARTIR Tarımsal Üretimi ARTIR Çiftçiye Destekleri ARTIR Halka Sosyal Destekleri ARTIR Şehit Ve Gazilere Desteği ARTIR Eğitim ve Sağlık Harcamalarını ARTIR MB Döviz Rezervlerini ARTIR Memur ve Asgari Ücretlinin Maaşını Enflasyondan Fazla ARTIR HÂLÂ BİRİLERİ ÇIKIP "AK PARTİ NE YAPTI Kİ?" DESİN

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 13.05.2018 23:47

    NANKÖRLÜK-3 Uzaya uydu FIRLAT Ambulans sayısını ARTIR Hastane sayısını ARTIR MR Cihazı sayısını ARTIR Tomografi Cihazı sayısını ARTIR Diyaliz Cihazı sayısını ARTIR Yeşil Alan miktarını ARTIR Orman miktarını ARTIR Milli Park sayısını ARTIR Temiz Plaj sayısını ARTIR Açılan İşyeri Sayısını ARTIR Turist sayısını ARTIR Öğrenci sayısını ARTIR Öğrenci Burslarını Kat Kat ARTIR Doğalgazlı il sayısını ARTIR HÂLÂ BİRİLERİ ÇIKIP "AK PARTİ NE YAPTI Kİ?" DESİN

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 13.05.2018 23:46

    NANKÖRLÜK-2 81 İl e Ücretsiz Kanser Tarama Merkezi YAP Tersane YAP Liman YAP Geri Dönüşüm Tesisleri YAP Dar Gelirliye Konut YAP Başörtüsünü serbest YAP Hz.Muhammed in Hayatını ve Kuran ı seçmeli ders YAP Uzaya uydu FIRLAT HÂLÂ BİRİLERİ ÇIKIP "AK PARTİ NE YAPTI Kİ?" DESİN

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 13.05.2018 23:44

    NANKÖRLÜK Marmaray YAP Hızlı Trenler YAP Havaalanları YAP Üniversiteler YAP Stadyumlar YAP Olimpik Yüzme Havuzları YAP Yeni Tiyatro Sahneleri YAP Metrolar YAP Tüneller YAP Barajlar YAP Nükleer Santral YAP Modern Bölünmüş Yollar YAP Modern Adliye Sarayları YAP Milli Silahlar YAP Milli Tank YAP Milli Helikopter YAP Sismik Araştırma Gemisi YAP Boğazın Altına Tüpgeçit YAP Dev Şehir Hastaneleri YAP HÂLÂ BİRİLERİ ÇIKIP "NE YAPTI Kİ?" DESİN.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.05.2018 23:41

    Karamollaoğlu, YHT, göçü hızlandırır demiş. %100 katılıyorum. Çünkü ülkemizdeki göçlere bakarsanız genelde komşu veya yakın şehirler arasında yada İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlere yapılır. Komşu veya yakın şehirlere yapılmasının sebebi gidip gelmek kolay olsun diye. Hızlı trenle artık Sivas-İstanbul yaklaşacağından göçü hızlandıracaktır. 24 saatlik kara tren yerine 5 saatlik YHT ile gidip gelmek çok kolaylaşacağından göçü hızlandırır.

    Yanıtla (0) (0)
  • Muzaffer Ali Yılmaz / 13.05.2018 13:59

    Tam 16 yıl ve sonuç : Eğitim zırt pırt değiştirilmiş ve kalitesizleştirilmiş. Hukuk desen hiçbir vatandaş güvenmiyor. İşsizlik desen almış başını gitmiş. Euro-Dolar uçmuş.Terör desen eskiden hiç bir farkı yok hatta daha beter. Dinin etkisi ise sanırım hiç kimse Ak Parti kadar dine zarar veremezdi. İnsanları dinden soğuttular ve herkes rant için takiyye yapar oldu. Şimdi dürüstçe söyleyin bana ben neden Erdoğan' a oy vereyim ?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 13.05.2018 00:23

    Bizde diyoruz ki küfür tek "millet"siniz

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 22:12

    Eğitim sistemi içler acısı bir gecede sistemler değişiyor üniversite sınavlarında artık sıfır çekenler açıklanmıyor üniversitesilerimiz de zirveye girebilecek üniversite maalesef yok son yıllarda bakınız kaç patent alınmış? Cari açık ve enflasyon deseniz almış başını gidiyor. İşsizlik aynı şekilde içler acısı öte yandan 400.000 Suriyelinin ülkemizde çalıştığı söyleniyor milyonlarca işsiz insanımız varken dahası milyonlarca KPSS adayı alım beklerken merkezi atamada birkaç bin kadro veriliyor referansla işe gidip formalite sınavlarla 100.0

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 21:51

    bu sonuça varmak için daha çok beklersiniz. cünki hainlere gönül verenler seni takip ediyor ve sende onları memnun etmek için bir şeyler yazıyorsun bu günki durumun hainler için çok kötü olduğunu herkes biliyor

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 21:47

    ALİ ile AHMET aynı kişi galiba.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 21:37

    Sayın Çakır Cumhurbaşkanlığı Sistemi denetimsiz bir güç. Halk irfanı kağıt üzerinde yazılı kurallardan daha üstündür. Herşeyi daha iyi kavrar. Kağıt üzerinde yazılı denetim mekanizmasının gerçekte uygulamasının olmayacağını zaten halk yaşayarak görüyor. Aklı başında kesim şu anda bu yetkilerin karşı tarafa geçmesinin ne kadar sıkıntılı ve tehlikeli olduğunun farkında. Onun için bu sistemin yürütmesinin imkan ve ihtimali yok. Tekrar parlamenter sisteme geri. Size acizane bir soru: - Hangi patronu çalışanları denetleyen olur? - Hangi Am

    Yanıtla (0) (0)
  • Galip mağlubu taklit edermi yav. / 12.05.2018 21:29

    Reis istesede gidemez çünkü halkın çoğu gider evinin önünde geceler.diyelimki gitti ertesi sene yine seçim olur. Yazar hanım 1999 seçimlerini örnek veriyor o dönem çok fazla asker ve yargıç baskısı vardı. Bu baskıyı reis kırmayı başardı.önemli olan yönetebilmek reise Allah uzun ömür versin.

    Yanıtla (0) (0)
  • Patavatsiz / 12.05.2018 21:06

    Erdoğan +mhp ye oyum gerisi vatandaşın tercihi ne olursa eyvallah.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 17:59

    Elinize saglik. ne guzel ifade etmissiniz.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 17:12

    Baraj kalktı mı sayın yorumcu yoksa milleti kandırdınız mı?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 14:29

    İbadet yerlerinden siyaset çıkmalı. Mesliste siyasete evet ibadet yerinde siyasete hayır. Bu kadar basit. Meclis tüm dinlere saygı göstermeli. Kılıçdaroğlu seni bilmem ama ben Kuran la büyüdüm. Nasıl söz bu? Ayrıştırmaktan başka ne? 80 milyon farklılıklarla bir arada huzur içinde savaş olmadan yaşatacak kim varsa o gelsin. Dini önemli değil. İnsan olsun Allah ın yarattığı kula saygı göstersin yeter.

    Yanıtla (0) (0)
  • Turgut / 12.05.2018 14:25

    Sayın Çakır, dün gece kanun çıkartma yetkisi bakanlar kuruluna verildi..uyum yasalarını çıkartmak için neden bu kadar beklendi? Meclis çoğunluğu varken ve istediği yasayı çıkarabilecekken neden KHK ile meclisin yetkisi devredildi? Meclis artık göstermelik bir kurum mu? O halde neden vekil sayısını 600'e çıkardık ve neden seçim yapıyoruz? Sadece başkanı seçelim, milletvekilliğine ne lüzum var? Ayrıca neredeyse 2 senedir OHAL devam ediyor, orada da kanun yapma yetkisi devredilmiş, meclisimiz göstermelik mi olmuş?

    Yanıtla (0) (0)
  • Ali Hakan / 12.05.2018 14:22

    Sayın yazar, isterseniz biraz daha geriye gidip,1995 seçimleri öncesinde estirilen bir rüzgar ve algı ile gerçekleşen tabloyu gözünüz önüne getirin. “Oooo.. İktidara geliyorlar.. Yeni Demokrasi hareketi, bu işi aldı götürdü” havaları estirildikten sonra.. Sandıkların açılması sonrasında, Cem Boyner’in partisinin aldığı % 0.48’lik oy oranı ile karşılaşması,C Boyner'in siyasetin asli aktörü olmaktan,talî faktörlüğünde "gezi"nmesi.. Boyner için 1995’de estirilen rüzgarın bir başka benzeri bu yazı.... akıbet malum..

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 14:16

    Sevgili okur, senin tahsilini,bilgin,yeteneğin ne kadar ki anında kesin hüküm verebiliyorsun?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 14:05

    Kardeşim ağzına sağlık

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 14:02

    rica etsem yorumlarımı yayınlarmısınız

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 13:54

    maalesef çatışma üzerine inanç yerine bilgilenme bilgilendirme üzerine kurgulanan bir anlayışın gelmesi şart.adamlar yanlış mı yapıyor doğru bilgilendirme ile cevap vereceksin.öfke kin vs bu devrin tarzı değil.toplumlar bilgilenmeye açık.

    Yanıtla (0) (0)
  • oku-düşün / 12.05.2018 13:15

    y.burak değerli kardeşim, İyi niyetle bakışınızı anlıyorum. Ama yök ün verdiği cevap tamda onların istediği gibiydi. Mahalle kavgasını andırır şekilde siz kendinize bakın demek akil adam işi değildir. En azından Düzgün üslup ile Fransız basınına demeçler verebilir, Kiliseyle irtibata geçerek, Konuya açıklık getirebilirlerdi. Eğer bu kadar yetenekleri yoksa orada oturmamaları gerekir. Kaldıki demeci veren eski cumhur başkanı zaten fransada güven sorunu olan bir şahıs. Çok ta abartmaya gerek yoktu bence. Ama hamaset ruhumuza işlemiş, Anında tetiklere

    Yanıtla (0) (0)
  • ALİ / 12.05.2018 13:11

    HACI MURAT kardeşim, Allah razı olsun. KARAR'da böyle insaflı yorumlar okumak çok güzel. Çok çok yazınız kardeşim. Değilse KARAR yabancı bir platform haline gelmiş.

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 12.05.2018 13:05

    Kardeşim, İrfan ehli olduğunuzu hemen belli etmişsiniz. Birkaç günden beri KARAR'ı inceliyorum. Sapı bizden bildiğimiz yazarların tam tamına Ak Parti ve Erdoğan düşmanına dönüştüklerini hayretler içinde gördüm. Beğendi/Beğenmedi'lere baktığımda da sanki SÖZCÜ gazetesinin okuyucularının buraya tranfer olduklarını sandım. Bu ne ya?! KARAR, KENDİNE GEL!

    Yanıtla (0) (0)
  • karar okuru / 12.05.2018 12:45

    AKP 16 yıldır sanki iktidarda değilmiş gibi manifestosunda muhalefet partisi rolünde karşımıza çıkıyor. Önceki söylemlerinde RTE yine aynı şeyleri yaptı. İstanbula ihanet ettik dedi. Sanki istanbulu 20 küsür yıldır başkaları yönetiyormuş gibi. FETÖ olayında Allah affetsin Milletim affetsin dedi. Olurmu böyle elif hnm. Uzun süredir iktidarda olan işsizliğe,enflasyona, kura, ithalata,tarıma,dış politikaya,eğitime,liyakata çare bulamayan ve toplumu kutuplaştıran bir partiden bahsediyoruz.Muhalefette değiller.Bitti artık.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 12:34

    Halk ne derse o olacak. bu kadar basit. boyle agzinizda gevelemeyin. muhalefet once halkin guvenini kazansin, halki bu isi yapabilecegini inandirsin. benim yasim musait ak parti oncesi rezilligi cok iyi hatirliyorum. adam kayirma, torpil kabul edilemez. ama emin olan daha once alasi yapiliyordu. kabul etsenizde, etmesenizde ak parti tr de zihniyet degistirdi, belediyecilikte yukselttigi citayi devlet yonetiminde de yukseltti. sadece tek bir ornek vergi dairelerine git, yasin musaitse ne demk istedigimi anlarsin.

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 12.05.2018 12:33

    Teşekkür ederim Muzaffer kardeş. KARAR'da da insaflı yorumlar görmek ne güzel. Yazınız kardeşim, değilse KARAR işgal edilmiş bir bölge gibi.

    Yanıtla (0) (0)
  • AHMET / 12.05.2018 12:28

    Elif Hanım, Ak Partinin bütün seçim malzemelerini Ak Partiye yasaklıyor, sonra da sanki iyiliğine konuşur gibi yapıyor: 1-Ak Parti eski yeni kıyaslaması yapmasın, hem gençler eskiyi bilmiyor, hem artık millete gıcık geliyor. 2-Başkanlık diktatörlük gibi algılanıyor, anlatamadınız. 3-Afrin harekatını kullanma. 4-Fetö mücadelesi sanki baştan sona haksızlık. Sonra da "Ak Parti yine de çok şeyler yapabilir, yapsın, seçimi kazansın." Bir askerin bütün silahlarını elinden alıp "Yine de bir şeyler yap, zafer kazan." der gibi. Elif Hanım, kusura bakmasın ama

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar okuru / 12.05.2018 12:25

    Ben 28 şubata bir çocuk olarak şahitlik ettim. O gün anne babam nasıl korkuyorsa bugün ben aynı şekilde korkuyorum. Muhalif olan herkesin hain sayıldığı bir ülke değildi hayalimiz. Biz bunu haketmedik.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 12:21

    Evet benim kaynimda masum! 15 temmuz sehitler Koprusun de olenler de intihar etti zaten! fethullahcilar sehit etmedi!

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 12:18

    aaa olur mu ama? elif hanim "demokrasi adina" giden 15 mv. bravo yazisi yazdi ya. daha ne istiyorsunuz?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 12:17

    yav he he.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 12:16

    aynen, fazilet ve erbakana hocaya karsi yapilan psikolojik harbe deginmeden, yekten fazilet basarisiz oldu hukmu vermek, gercekci bir analiz degil. "fazilet dik duramadi" napsaydi hoca "turkiye cezayir olur mu?" diye tartisildigi o donem sartlarinda milleti sokaga mi dokseydi.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 12:14

    Sayın yazar ;Yazınızda belirttiğiniz hususlardan ikisi için görüş bildirmek istiyorum: 1-''Ak Parti seçmeninin kafası karışık'' dediniz...Bence siz öyle olmasını istiyorsunuz..Ama olmayacak... 2-Diyanet işleri başkanını bazı ifadelerinden dolayı hem eleştiri- yorsunuz hem de nasıl konuşması gerektiğini de anlatıyorsunuz..Ayıp olmuyor mu?Onun tahsiline,bilgisine yetkinliğine bakın ,birde kendinizin tahsiline ve bilginize bakın....bilmem okuyup yayınlayabilecek misiniz...

    Yanıtla (0) (0)
  • HACI MURAT / 12.05.2018 11:37

    Yazıda anlattığınız Fazilet Partisinin tavrı ile Ak Parti'nin tavrı çok farklı.O gün yeterince dik duramayan bir Fazilet Partisi vardı.Bugün ise hem içeride hem dışarıda dik duran bir Ak Parti var.15 Temmuz gibi bir badireyi atlatıp, darbecilerden hesap soran,dışarıda Afrin'de,Irak'ta teröristlere haddini bildiren bir iktidar partisi var.Dolayısı ile ortaya çıkacak sonuç da 1999'a benzemeyecektir.

    Yanıtla (0) (0)
  • kararlı okur / 12.05.2018 11:23

    bazı akp liler 16 yıllık iktidardan sonra sanıyorlarki artık bu ülke tapulu malları oldu.sankı tapulu malları olan bu ülke ellerinden alınacakmış gibi telaş,hırçınlık,karalamalar,hakaretler içindeler.evet bu 16 sene içinde okadar çok hata yaptılar ki,yaptıkları iyi şeyler artık görünmeyecek kadar küçük şeyler olarak kaldılar.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 11:02

    iki eleştiri; 1- 28 şubattan sonra refahın oyunun düşmesinin esas sebebi RP nin gösterdiği zafiyet değil; partizan olmayan dindar kişi, tarikat ve cemaatlarin huzursuzluk istememesidir. ya da din hizmetlerinin zarar görme endişesidir. 2- şu an akparti seçmenlerinin öyle ince eleyip sık dokuduğunu falan düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. parlamentoyu kuvvetlendirmek gibi bir dertleri yok. onların sistemi 'rte hep kazansın sistemi' dir.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 10:57

    Yine birilerinden çare arama. Otur oku kendin yorumla. Allah ın kuluyuz hepimiz.

    Yanıtla (0) (0)
  • EMG / 12.05.2018 10:50

    Hayır bu sefer olgun bir dille yazılmış.

    Yanıtla (0) (0)
  • Muzaffer / 12.05.2018 10:41

    Elif Çakır AK Parti'ye akıl veriyor gibi derinden getirdiği eleştiriler ile muhalefetin değirmenine su taşıyor. Bunu biz seçmenler görüyoruz. Şunu açıkça yazarsa sayın yazar biz de aydınlanmış oluruz. Partisinde güven problemi yaşayan Muharrem İnce mi çaredir? Fetö'cülüğü konusunda henüz kendisini aklayamamış Akşener' mi çare olacak? Birisi Sarayı yıkacağım diyor, öteki devletin uçaklarını satacağım diyor. Bunların Türkiye'yi Erdoğan'dan daha iyi yönetebileceği hususunda hangi emareler var söyler misiniz? Türk Milleti macera istemiyor. Bugüne

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 10:41

    objektif ve güzel anlatım elinize sağlık

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 10:33

    Peki yahudiler hakkında var olan ayetleri ne yapacaz? Ya uygulayacağız veya kitapta dursa bile amelde çıkarmış olacağız. Bunun cevabını vermiyor diyanet işleri reisi ama çoğu ateist olan 300 kişiye adamların zaten asırlardır dalga geçtiği incile bakın diyor. Daha bu ülkelerin sosyolojisinden bihaber ama laf yetiştiriyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 10:25

    bir düzine seçim yapıldı muhalefet olanlar hep aynı ,sanki seçimden sonra ki sabah hiç olmayacak, yok iyi partı gümbür gümbür, yok gel bakalım muharrem sel gibi, yok sisinin saadeti kasırga gibi, sonra sabah oluyor bir hüzün bir sinir... nazar etmeyin ne olur çalışın sizin de olur.

    Yanıtla (0) (0)
  • Kamil / 12.05.2018 10:04

    Alakasız zorlama bir yazı

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 10:03

    Mhp kendini bitirdi. İyi partiyi yarattı. Akp neden kendini bitiriyor?

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 09:48

    Rovansi almak motivasyonu ile yapilanlari degistirebirsin, ama daha iyisini yap, bozup daha kotusunu yapma, adalet, egitim, kamu duzeni ve burokrasi bu kadar mi bozuk olur

    Yanıtla (0) (0)
  • Cafer Sarıgül / 12.05.2018 09:27

    İnsanların Erbakan'sız Saadet neymiş tatmadım bilememki diye düşündüğü bir dönemde Temel Karamollaoğlu Saadet'li günleri müjdeliyor. Haydi hayırlısı.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 09:09

    99 seçimlerinde unutulan bir şey çok önemli MHP %8'den %18'e niye çıktı bunu bilmek lazım. İki sebebi var 1. rahmetli Türkeş'in vefatı rahmetliye oy vermeyenlerin ahdi vefa için oy vermesi 2. apo nun getirilmesi Mhp' de etki etti.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 09:03

    Yarım kalmış anlattıklarınız devamı nedir

    Yanıtla (0) (0)
  • Ehl-i İrfan / 12.05.2018 08:56

    "15 CHP milletvekiline git oraya(İP), Yalova milletvekili Muharrem İnce'ye,gel buraya, tekrar15 CHP milletvekiline gel buraya" "Muharrem İnce;Ben M Akşener'in otobüsüne muavin olarak beni kabul ederse binmeye hazırım"Sayın yazar,bu açıklamalar ve gelişmeler sizin oralara gelmiyor mu? oralarda duyulmuyor mu?Siz nasıl oluyor da iktidar, Cumhurbaşkanı olmak istemiyenleri zorla ve zorlama ile iktidara geliyorlarmış gibi algılar oluşturarak, üstelik ak parti seçmenlerinden oralara büyük kaymalar varmış gibi yazarak tahminden öte temennizi siyasi analiz diye sunabiliyorsunu

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 07:28

    torpil işinde artık isay edıyoruz adamı olmayan işe giremıyor biz bu ölkenin vatandaşı değılmiyız ALLAH RIZASIU İÇİM KPS İLE İŞE GİRİLSİN MÜLAKAT NEDİR YANİ TORPİ BUNU HÜKÜMET BİLMİYORMU ONUDA FETOÖ YAPTİ

    Yanıtla (0) (0)
  • Huzursuz / 12.05.2018 05:04

    Ak Parti'nin icraatlarinin bas sorumlusu Tayyip Bey'dir. Etrafında bir tane adam bırakmadı. Neden daha fazla demokrasi ve özgürlük! Cünkü KHKlarla cok masumun canı yandı. Son 2 senedir olanları herkes goruyor. Tek basina istediklerini yapiyorlar. Ekonomi, egitim ve adalet. Hepsi gerilemis durumda. Herkes korkuyor diyemem ama ben korkuyorum. Huzurum kalmadi. Hep bir saldirganlik. Diyanetin basindaki beyefendinin demeci ise her yerde var olan kalitesizligin eseri. YÖK aciklamasi ise bilimsellikten uzak. YAZIK.

    Yanıtla (0) (0)
  • Sistemsizlik / 12.05.2018 04:03

    16 nisanda geçen şey başkanlık sistemi değil. Ne olduğunu kimse de bilmiyor. Denetleme mekanizması diyorlar ne gülüyorum. ABD de başkan aynı anda parti başkanı değil. Ayrıca senato secimi ile başkanlık seçimi aynı gün olmuyor. Ak partide son kararı kim veriyor. Bir kişi sayın cb' nın aksi bir söz söyleyebilir mi? Evet dersen güçler ayrılığı gelecek diye yalan söylediler. Tam tersine güçler birliği olacak... Latin amerika ülkeleri gibi olacağız. Bir bakın en gelişmiş 10 ülkeden 9'u parlamenter sistemle yönetiliyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • Quasimodo / 12.05.2018 04:00

    Mütekabiliyet devletler arasında olur.300 Fransız çıkıp birşeyler zırvaladıysa,Türkiyedende 500 kişi çıkar,aynı tonda cevap verir.Fransızca bölümleri kapatmakla yada Bakan-bakanlık düzeyinde cevaplar verirseniz kendinizi komik duruma düşürürsünüz

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar Okuru / 12.05.2018 03:25

    Sorunuzun cevabi laikliktir ve dinin devlet islerinden ayirtedilmesidir. Ancak boyle herkes huzur bulur. Din ticari meta olup kirlenmekten kurtulur. Kazanc kapisi olarak gorulmezse herkes inancini samimiyetle baskalarini incitmeden yasar. Din siyaset ve ticaretten temizlenmelidir. Bu kadar basit.

    Yanıtla (0) (0)
  • y.burak / 12.05.2018 01:34

    Diyanetimizin cevabini belki de biz tam anlayamadik. Onlar önce kendi kitaplarini bakip uygun olmayan ayetleri ayiklasinlar sonra bize gelsinler birlikte bizim kitabin fazlaliklarini ayikliyalim mi demek istediler acaba??? Yada siz kendi kitabinizi ayiklamayi basarirsaniz yarsa basariya ulasmis bir formülünüz. Buyrun deneyin basarin bize ögretin demis te olabilirler mi diye ikilemde kaldim.. haklarini yemeyelim. Bunun icin siz önce kendi kitabinizi temizleyin dediler.

    Yanıtla (0) (0)
  • y.burak / 12.05.2018 01:22

    Bastan asagi seviye bu ! Cakacaksin, haddini bildireceksin, lafini agzina tikayacaksin, konusturmayacaksin! Diyanetimiz, Senin ki benden kötü, actirma agzimi söyletme kötüyü, sen de kimsin tarzinda bir kültür ve dini duyarlilikla malum cok yüksek seviyede ilmi cevaplar veriyor. Cünkü Ülkenin ruhu bu tarzin cok sattigini, muhatabimizin fransizlar degil bilakis vatandaslar oldugunu, Fransizcanin vatandaslara yasaklanmasini gerektiriyor. Diyanetimiz vatandas adina fransiza okkali bir küfür sarfetmistir. Vatandasi rahatlatmistir. Fransizin bilmesi anlamasi gerekmez. Asl olan bizim du

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 01:08

    Seçimlerden zaferle çıkan mhp eğer isterse fazilet ve dogruyol ile koalisyon kurabilirdi ama Bahçeli seçimin ertesi günü fazilet partisi için onlar dinlensinler dedi ve kendisine eli kanlı katiller diyen Rahşan hanımın partisi dsp ile ortak hükümet kurdular. Bahçeli yi o günlerden takip ederim aldığı kararlar hep ciddi değişimlere yol aşmıştır.

    Yanıtla (0) (0)
  • Vatandaş / 12.05.2018 01:05

    Sünni Sünni'ye münafık,kafir demiyor mu?

    Yanıtla (0) (0)
  • Karar'lı / 12.05.2018 01:02

    Cumhurbaşkanın "ahdim olsun" diye açıkladığı programın özeti "AK Parti, AK Partiye karşı" gibi. Hatalar yapıldığı biliniyor; ama düşük sesle dile getiriliyor. Ekonomi kötü. Siyaset gergin. Üstelik Cumhurbaşkanı yorgun ve moralsiz görünüyor. MHP ve BBP ittifak için ideal adaylar değiller; liberalleri ve Kürt kökenli seçmeni uzaklaştırabilirler. Tüm bunlar Cumhurbaşkanlığı ve meclis için farklı oylar verilmesi sonucunu doğurabilir. Zaten Cumhurbaşkanı da son günlerde bu duruma dikkat çeken konuşmalar yaparak, taraftarlarını uyarıyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • Vatandaş / 12.05.2018 01:01

    1994 yılı KKK'lığı öğretmen subay atamalarında tüm askeri okullardan dini ve milli hassasiyetlere sahip öğretmen subaylar hiçbir eğitimini almadığı görevlere (Tug.,Tüm.)karargahlarına atandılar.Ben de Onlardan biriydim.1995 Aralık yapılan seçimde oyumu RP'ye verdim.Ancak 28 Şubat döneminde yapılan psikolojik baskılar ve atılmalar karşısında RP bahsettiğiniz tavrı sergiledi ve 1999 yılında benim çok arkadaşım RP'ye oy vermedi.Bu konuda tamamen haklısınız.Ancak 2002'den sonra 28 Şubat döneminde atılan,emekli veya istifa etmek mecburiyetinde kalan ve ka

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 00:49

    evet kafalar karışık.ben evet oyu verdim ama 18 yaşında milletvekili kesinlikle istemiyorum bulundugum bölgede aday gösterirlerse akpartiye oy yok. ayrıca hsk neredeyse tamame hükümütin kontrolüne geçecek yanlış.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 00:46

    akp yine kazanırsa neler olacağını düşünmek istemiyorum.hayırlısıyla,güzelce artık gitmelerini istiyorum.umut vermiyor.yapılan adam kayırmalar,torpillerden çok rahatsızım.artık değişiklik olsun.adil bir türkiye olsun.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 00:25

    Bir ülkede her kurumun mu kalitesi düşer:((( Bilim adamı (!!!), din adamı, bakanı, bürokratı hepsi mi dökülür. Ne günlere kaldık.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 00:16

    AKP-Erdoğan ayrışması söz konusu değildir. Bağımsız olması gereken Merkez Bankası bürokratlarının hali ortadayken, partisinin Erdoğan'dan farklı bir pozisyonda olduğunu düşünmek gerçekçi değil.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 12.05.2018 00:15

    Sizin dininiz size...Bizim dinimiz bize... den siz kendi kitabınıza bakına... Hey Hat! ne değişimler oluyor.

    Yanıtla (0) (0)
  • KARAR OKURU / 11.05.2018 23:29

    Hangi mezhebin yorumladığı Kuran doğru? Mezhepler ve Cemaatler hepsi ayrı yorumluyor. Şiisi, Sunnisi, Fatimisi, Alevi’si bir de bunların içindeki sayısız mezhep hepsi ayrı yorumluyor. Buna bir çare YÖK müdür? Şii Sunni’ye kafir diyor, Sünni Şili’ye kafir diyor. Cemaatler de aynı.

    Yanıtla (0) (0)