1 Mart Tezkeresi’nde hâlâ ama hâlâ keramet arayabilmek!

1 Mart Tezkere sürecinde ABD ile müzakereleri yürüten heyetin başkanlığını yapan, eski büyükelçi ve MHP milletvekili Deniz Bölükbaşı Pazartesi günü (9 Ekim) Hürriyet’ten İpek Özbey’e bir mülakat verdi. Mülakatın konusu; TBMM’den geçmeyen 1 Mart Tezkeresi’nin Türkiye’ye neler kaybettirdiği!

Deniz Bölükbaşı diyor ki:

“1 Mart Tezkeresi Meclis’te reddedilmemiş olsaydı, Barzani bugün bağımsızlık referandumunu yapmaya cesaret edemeyecekti, bağımsız Kürt devleti olmak onun çocukluk hayali olarak kalacaktı. Türkmenler ikinci sınıf Irak vatandaşı konumuna itilmeyecekti.”

Deniz Bölükbaşı diyor ki:

“1 Mart Tezkeresi Meclis’te reddedilmeseydi; bugün milli güvenlik sorunlarımız olmayacaktı, çünkü PKK altından kalkamayacağı çok ağır bir darbe yemiş olacaktı. Türkiye bugün hâlâ 1 Mart Tezkeresinin bedellerini ödüyor.”

Tuhaf.

KURTULMUŞ: MECLİS'TE RET OYU VERENLERİ TEBRİK EDİYORUM

ABD Başkanı Bush’un terör danışmanı Richard Clarke’a kulak verelim; “Irak savaşı terörle mücadeleye fayda değil zarar vermiştir. 11 Eylül’den sonra Müslüman ülkelerde radikal terör örgütlerine karşı bir tepki oluşmuştu, ancak ABD’nin Irak’taki tutumu yüzünden bu şans kaçırıldı. Irak savaşı yüzünden Usame Bin Ladin, El Kaide gibi örgütlerin elini güçlendirdik. Nefretten başka bir şey sağlamadı.” (NBC televizyonu, 29.03.2004)

İyi ki geçmemiş diyen isimlerden birisi de Numan Kurtulmuş. AK Parti’ye geçtikten kısa bir süre sonra AK Parti Genel Başkanı Yardımcısı olarak çıktığı TRT’de şöyle diyor:

“O gün Meclis’te ret oyu verenleri, bir kez daha tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum. Allah’tan o tezkere Meclis’ten geçmemiş. Eğer 1 Mart Tezkeresi geçmiş olsaydı, Amerika ile birlikte Türkiye’de bu serüvenin içine çok kötü bir şekilde sürüklenmiş olacaktı.”

“Bakın, Amerikalılar resmen ‘eyvah biz ne enayilik ettik de Irak’a girdik’ diyorlar. Irak’a müdahale ABD’nin lehine değil aleyhine oldu.” (22.02.2013, TRT)

***

On binlerce masumu yerlerinden yurtlarından eden, kadınların, kızların taciz edilmesine, tecavüze uğramasına, çocukların yetim kalmasına sebep olan, Irak’ı kan batağına çeviren, mezhep çatışmalarını körükleyen, Ortadoğu’nun bütün dengelerinin bir daha düzelmeyecek şekilde bozulmasına neden olan, geride gözyaşından, ahdan başka bir şey bırakmayan...

Dahası ABD’nin Irak’ı işgal etme gerekçelerinin uydurma olduğu ve perde arkasındaki bütün asıl gerçekler ortaya çıkmış olmasına rağmen...

Bugün George W. Bush’un dışında, Irak işgali kararının altında imzası olan bütün isimlerin; örneğin “her halükarda yanında” olma sözün veren dönemin İngiltere Başbakanı Tony Blair’den, CIA Başkanı George Tenet’e varıncaya kadar kim var kim yoksa pişmanlık yaşıyorken...

Kaldı ki, o gün Türkiye Irak’a girmiş olsaydı, ne yapacaktı? Kardeş kanı dökecekti? Orada PKK’ya karşı, Kürt gruplara müdahale etmesine izin verilecek miydi?

Türkiye orada ne yapacaktı ki, bugün Barzani bağımsızlık referandumunu yapmaya cesaret edemeyecekti?

Eğer, 1 Mart Tezkeresi geçmiş olsaydı ve Türkiye ABD ile Irak’a girmiş olsaydı, olacak olan bir tek şey vardı, o da bugün tıpkı ABD gibi nefret edilen bir ülke haline gelmesi olurdu. Boğazına kadar kardeş kanına batmış, gözyaşlarına sebep olan bir Türkiye olacaktı.

Bugün eli temiz bir Türkiye varsa bunun sebebi, 1 Mart Tezkeresi’nin Meclis’ten geçmemiş olmasıdır.

Deniz Bölükbaşı bütün bunlar ortada iken, bütün gerçekler gün yüzüne çıkmış iken hâlâ 1 Mart Tezkeresi’ne “kaçırılan büyük balık” muamelesi yapıyor ve hâlâ neden savunuyor ve hâlâ neden ısrarla Türkiye’nin hata yaptığına inanıyor, anlaşılır gibi değil.

Dahası Deniz Bölükbaşı gibi bir ismin “Allah beni korumuş, ya bugün ben de Türkiye müzakere heyetinin başında bir isim olarak, Türkiye halkından ‘yanıldım’ diye özür ve pişmanlık açıklamaları, mülakatları yapmak zorunda kalsaydım’ diye şükür edeceği yerde...

Ve TBMM’de tezkereye ret veren milletvekillerini bulup teşekkür edeceği yerde, bugün hâlâ ‘geçmeyen’ 1 Mart Tezkeresi’nin Türkiye’ye kaybettirdiklerinden bahseden röportajlar vermesi garip. (Daha önce de aynı minvalde Habertürk’e mülakat vermişti.)

17-10/12/numan_kurtulmus_portre_2.jpg

TEZKERE GEÇSEYMİŞ MUSUL - KERKÜK BUGÜN BİZİMMİŞ

Ha bu arada Deniz Bölükbaşı bir de şunu söylüyor:

“Kürk gruplar yeşil hattı geçtiler, Musul ve Kerkük tapu dairelerindeki nüfus kayıtlarını, belgelerini imha ettiler. Eğer, tezkere Meclis’ten geçmiş olsaydı, Türkiye girecekti ve o belgeler imha edilemeyecekti. Ve bugün Kerkük ve Musul bizim olacaktı.”

Sizce de fazlaca romantik değil mi? Nasıl olacaktı keşke daha detaylı bir şekilde anlatabilse...

Bir de MHP lideri Devlet Bahçeli’nin son günlerde Kerkük ve Musul’a vilayet numarası vermesi boşuna değil demek ki!

Türkiye, tarihinde hiç olmadığı kadar zor bir süreçten geçiyor.

Zaten zorlu bir süreçten geçerken... En azından geçmiş hatalardan veya direkten dönülen, kıl payı dönülen hatalardan ders çıkartıp, en azından içinden geçtiğimiz süreci daha aklı selim değerlendirmemiz gerekiyor.

ABD’den İngiltere’ye, neredeyse bütün aktörlerinin nedamet getirdiği, pişmanlık duyduğu bir hatada keramet arıyorsak vay halimize!

17-10/13/asdasdasd.jpg

YORUMLAR (20)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
20 Yorum