Futbol hatalar oyunudur derler. Öyledir de. Daha az hata yapan kazanır. Ama hataları gidermezseniz, çok sayıda ve sürekli hata yaparsanız başarıya giden yolu kendiniz tıkarsınız. Fenerbahçe’nin de başına gelen bu.

En büyük hata Volkan Demirel. Taraftarlığı futbolculuğa tercih eden ve saygı-sevgi çemberini Fenerbahçe ile kısıtlayan Volkan Demirel, ateş çemberinde sıkışmış akrep gibi artık kendini sokuyor. Son adam olduğu, kaleci olduğu için de kendisiyle beraber tüm takım arkadaşlarını, hocası Aykut Kocaman’ı, seçim öncesi son sezonu olan başkanı Aziz Yıldırım’ı da beraberinde sürüklüyor.

Göztepe... Trabzonspor... Şimdi de Başakşehir maçları... Volkan Demirel’in inanılmaz hatalarına bir yenisi daha eklendi. Dakika 2. Kornerden altıpasa gelen bir orta. Volkan çıkmıyor, hata 1. Gelen topta hareket etmiyor, kolunu bile kaldırmıyor, hata 2...

Dakika 33. Adebayor gelen ortaya yükselip kafayı vuruyor. Volkan üzerine gelen bu top da yiyor, hata 3. Başakşehir gibi direnci yüksek, tempolu ve güçlü bir takım karşısında daha maç başlar başlamaz 2-0 geriye düşünce şansınız da doğal olarak çok azalıyor.

Tabii tüm faturayı Volkan’a kesmek de doğru olmaz. Galatasaray'ın yenileri coşarken Fener'in yeni transferlerinin vasatlığı da Aykut Kocaman’ı zor durumda bırakıyor. İlk maçıdır tamam ama Neto’nun bu kadar etkisiz eleman olması da yenilgide bir etken. Eskilerin ‘Gol makinası diye aldık tıraş makinası çıktı’ sözünü hatırlatan Soldado da bir etken. ‘Yeni Alex’ denen ancak hemşehriliği dışında benzerliğini göremediğimiz Giulianio da bir etken. Gol atmasına rağmen hala deve mi, kuş mu, devekuşu mu, fikir verdirmeyen Dirar da başka bir etken.

Eh, eskiler de ‘bildiğimiz’ gibi olunca Fenerbahçe’nin futbolu tribünleri arkasına yaslanıp maç izletmeyecek noktaya getiriyor. Ama tüm eksilerine rağmen Fenerbahçe’nin hakkını da teslim etmek gerekiyor. Bir makina düzeninde oynayan Başakşehir karşısında geriye düşmesine rağmen maçı bırakmadılar, müthiş mücadele ettiler. Diğer başarıları ise yardımcının ofsayt diye bayrak kaldırdığı pozisyonu hakemleri psikolojik baskı altına alarak gole döndürmeleri. Bu da oyuna dahil Türkiye’de.

Başakşehir belki 3 puanı haketti ama Fenerbahçe’nin mücadelesinin Kerim Frei’ın harika golü sonrası puansız kalması da Kocaman ve öğrencileri açısından kötü oldu.