Tekirdağ'da 8 metre yükseklikten denize düşen otomobilde lise müdürü Esma Deniz Dellal Erkutlu'nun hayatını kaybettiği kazada lise müdürünün ailesine şok iddialarda bulundu. Annesi, 'Kızımı, 'Sen yalnız öleceksin' diye tehdit ediyordu. Sonunda kızımın ölümüne neden oldu' dedi. Ağabeyi ise kocasının yara almadan kurtulduğu kazadan ablasını kurtarmak yerine arabanın üstüne çıktığını ve onu kurtarmak için çaba göstermediğini iddia etti.
Tekirdağ'ın Şarköy ilçesinde Şarköy Anadolu Lisesi Müdürü Esma Deniz Dellal Erkutlu (46) ile eşi Ahmet Gürkan Erkutlu (39) 2 Eylül akşamı yemek için gittikleri restorandan dönerken Ahmet Gürkan Erkutlu kontrolündeki araç 8 metre yükseklikten denize düştü. Denizde ters dönen otomobilde Ahmet Gürkan Erkutlu kendi imkanlarıyla kurtulurken eşi Esma Deniz Dellal Erkutlu yaşamını yitirdi. Kazanın ardından gözaltına alınan ve 1.49 promil alkollü çıkan Ahmet Gürkan Erkutlu tutuklandı.
Otomobil 8 metre yükseklikten denize düştü: 1 ölü 1 yaralı
'SEN YALNIZ ÖLECEKSİN'
Esma Deniz Dellal Erkutlu'nun annesi Saadet Dellal, ifadesinde, eşinin kızına psikolojik baskı uyguladığını öne sürerek "Kızıma sürekli kötü davranıyordu. Kızıma fiziki şiddet uygulamasa da psikolojik baskı uyguluyordu. Kızıma, 'Sen yalnız öleceksin' diyerek tehdit ediyordu. Sonunda kızımın ölümüne sebep oldu" dedi.
Erkutlu çiftinin yemek yediği restoranın sahibi Ramazan Acar ise "Akşam saat 20.00 gibi mekana geldiler, 70'lik rakı ile beraber meze söylediler. Yüksek sesle sürekli tartışıyorlardı. Diğer masadaki müşteriler rahatsız olmasın diye maslarına giderek uyardım. Adam, 'Sen bensiz yalnız öleceksin' diye bağırıyordu, ardından arabalarına binerek süratli bir şekilde gittiler" dedi.
'ABLAMI KOCASI ÖLDÜRDÜ'
Esma Deniz Erkutlu'nun Almanya'da yaşayan ağabeyi Onu Oğuz Dellal, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Ahmet Gürkan Erkutlu'nun kardeşini öldürdüğünü iddia etti.
Ağabey yaptığı paylaşımda, "Bu büyük acı içimde derin bir iz bıraktı. Sevgili kız kardeşim Esma Deniz Dellal, kocasının aşırı alkollü olduğu bir araç kazasında hayatını kaybetti. Ablamın kocası, yaşamını eşinin maddi desteğiyle sürdüren, hatta ilk eşinden olan çocuğunun bakım masraflarını bile utanmadan ablamın üzerine yıkmış bir kişiydi. Her gün içki içip eve dönmeyen ve maço tavırlar sergileyen bir adamdı. Ablamızın ne acıdır ki evlenmesini engelleyemedik ve kocası onu öldürdü' ifadelerini kullandı.
'ABLAMI KURTARMAK İÇİN ÇABALAMADI'
Ağabey Dellal kaza günü ablasının alkolsüz bir mekanda boşanma konusunu konuşmak istediğini belirttiği paylaşımının devamında şu sözlere yer verdi:
"Ancak kocası ısrarla onu alkollü bir mekana götürdü. Ablam o gün alkol almadı, çünkü amacı evliliği barışçıl bir şekilde sonlandırmaktı. Kocası masadan sarhoş ve sinirli bir şekilde kalktı, ayakta duramayacak kadar sarhoştu. Mekan sahibi jandarmaya haber vermede yeterli olmadı ve arabayla denize sürüklendi. Kocası kazadan yara almadan kurtuldu ancak ablamı kurtarmak yerine ters dönmüş arabanın üstüne oturup yardım bekledi. Ablamın hayatını kurtarmak için hiçbir çaba göstermedi. Aracın düştüğü yer sığ bir yerdi. Deniz yüksekliği diz boyunu geçmiyordu. Bu namert kişi şu anda hapishanede ve onunla mücadelemiz kanun ve nizam çerçevesinde devam edecek. Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyorum"
'EVE GEÇ GELDİM DİYE TARTIŞTIK'
Şarköy'de esnaflık yapan Ahmet Gürkan Erkutlu, ifadesinde eşi ile 29 Ekim 2022 tarihinde evlendiklerini belirterek, olay gecesi tanışma yıl dönümü olduğu için yemeğe gittiklerini söyledi. Birlikte alkol aldıklarını belirten Erkutlu, "Yemek yediğimiz sırada aramızda benim işten eve geç gelmem sebebiyle tartışma çıktı ancak fiziksel temas olmadı. Daha sonra aramızdaki konuşmayı tatlıya bağladık, beraber çıkarak araca bindik, 60-70 kilometre hızla gitmekteydim. Karşıma tilki veya köpek benzeri bir hayvan çıktı. Ona çarpmamak için direksiyonu kırdım ancak frene basmadım. Ayağımı gaz pedalından çektim ve arabayı çarpmaktan kurtardım ancak direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride girdim ve uçurumdan denize doğru uçtum' dedi.
'AYAĞINI TUTTUM AMA ÇEKEMEDİM'
Çarpma anını hatırlamadığını araç ters döndüğünde içeri su dolmasıyla kendine geldiğini söyleyen Erkutlu, emniyet kemeri takılı olmadığını ve su yutmaya başlayınca olayın şokunu atlattığını söyledi. Eşinin emniyet kemerinin takılı olduğunu bilmediğini söyleyen Erkutlu sözlerine şöyle devam etti:
"Elimle yokladığımda camın açık olduğunu gördüm ve camdan dışarı çıktım. Çıktığımda suyun sığ olduğunu gördüm. Ayağım su içerisinde denizdeyken su benim göğüs bölgeme kadar geliyordu. O sırada Esma'dan tepki yoktu, etraf da karanlıktı. Çarpmanın etkisiyle sırtımda ve kollarımda ağrı ve kesi vardı. İçeriye doğru elimle yokladım ancak Esma'ya o karanlıkta denk gelemedim. Bir ara ayağından yakaladım ancak dışarıya çekemedim. Daha sonra yardım çağırmak amacıyla yola çıkmaya çalıştım ancak bulunduğumuz yer çukur olduğu için tepeye yola çıkamadım"
'YALNIZ ÖLME İFADESİ ŞAKALAŞMADIR'
Daha sonra geri dönüp eline aldığı taşla aracın camını kırmaya çalıştığını ancak başaramadığını anlatan Erkutlu, "Daha sonra itfaiye gelerek hem beni hem de Esma'yı bulunduğu yerden çıkardı. Bana sormuş olduğunuz olay günü hız yaptığıma dair ihbar doğru değildir. Ben hızlı değildim. Zannediyorum ki yoldan toprak kalktığı için böyle bir ihbar yapılmıştır. Esma Deniz'in annesi Saadet'in ifadeleri doğru değildir. Bizim Esma ile konuşmalarımız yüksek sesle olur ancak aramızda herhangi bir ayrılma kararı yoktur. 'Yalnız öleceksin' ifadesi benim ağzımdan hiç çıkmamıştır. Ben ona şaka amaçlı, 'Yalnız yiyen yalnız ölür' şeklinde ifadeleri sürekli söylerim, aramızda bir şakalaşmadır. Eşim özel hayatımızı ailesine, akrabasına bahsederdi. Kavgalarımız bu yüzden çıkardı. Ayrılmaya ilişkin bir durum söz konusu değildi. Benim için söylenen, 'Ayrılırsak kötü olur' şeklinde cümleleri ben kurmadım. Yaşananlar için pişmanım. Kasti hiçbir davranışım söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.