Oruç madden zayıflatır, manen güçlendirir

Oruç madden zayıflatır, manen güçlendirir

İnsan aç kaldığında enerjiden kaybeder. Biyolojik güçsüzlük, psikolojik güçsüzlüğe yol açar. İnsanın cismani yanı ne kadar zayıf düşürse, ruhani tarafı o nispette güçlü olur. Ramazan orucu insanı maddi yönden zayıflatır, fakat manevi yönünü güçlendirir. Ruhun ulvi hassasiyetleri güçlendiği nispette nefsin süfli arzuları gerilemeye başlar. Böylece insan melekleşmeye doğru yol alır.

PROF. DR. NİYAZİ BEKİ- KARAR

Allah’ın bir ism-i celili Hakîmdir. Yaptığı işleri belli gayelere, amaçlara göre yaratır. Hikmetin olduğu yerde lüzumsuzluk, boş işlerle meşgul olmak, abesle iştigal etmek gibi gayr-ı ciddilik olmaz.

İbadetlerin çok az kısmı sırf taabbudi, kulluk simgesi olarak var olmuşken, büyük çoğunluğu kulluk görevi yanında belli hikmetler de barındırmaktadır.

Ramazan orucu da birçok hikmeti barındıran ve İslam şartlarının en büyüklerinden ve birincilerinden olan bir ibadettir. Cenab-ı Hakk’ın rububiyetine/insanları eğitme ve terbiye etme cihetine, insanın şahsi/bireysel, sosyal ve toplumsal hayatına, Allah’ın sonsuz nimetlerine karşı şükrünü eda etme yönüne bakar hikmetleri var. Bu hikmetlerden bir kaçını şöyle sırlamak mümkündür:
İnsanlara kul olduklarının hatırlatılması...

“Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, oruç size de farz kılındı. Umulur ki takva mertebesine ulaşırsınız” (Bakara, 2/183) mealindeki ayette ifade edildiği üzere, oruç ibadeti eski ümmetlerde de gereken bir vecibe idi. Diğer zamanlarda/aylarda açlık nedir bilmeyen çoğu insan yedikleri ile aldığı enerji sayesinde kendini dev aynasında görmeye başlar. Bu bakış kendisini şımarıklık çukuruna sürükler. Varlığıyla, hayatıyla, ayakta durmasıyla, maddi ve manevi donanım ve dinamikleriyle her an ve her zaman Allah’a muhtaç olduğu halde, kendini istediği gibi hareket etme serbestliğine sahip olduğunu düşünmeye başlar. “İnsan her yönden kendini müstağni hissettiği zaman azgınlaşır” (Alak, 96/6) mealindeki ayette insanın bu şımarıklığına işaret edilmiştir.

İnsan aç kaldığında enerjiden kaybeder. Biyolojik güçsüzlük, psikolojik güçsüzlüğe yol açar. İnsanın cismani yanı ne kadar zayıf düşürse, ruhani tarafı o nispette güçlü olur. Ramazan orucu insanı maddi yönden zayıflatır, fakat manevi yönünü güçlendirir. Ruhun ulvi hassasiyetleri güçlendiği nispette nefsin süfli arzuları gerilemeye başlar. Böylece insan melekleşmeye doğru yol alır. Rivayetlerde şöyle bir temsil nakledilmektedir: Cenab-ı Hak nefse demiş ki: “Ben neyim, sen nesin?” Nefis demiş: “Ben benim, sen sensin!” Azab vermiş, Cehennem’e atmış, yine sormuş. Yine demiş: “Ene ene, ente ente.” (ben benim sen sensin) Hangi nevi azabı vermiş, enaniyetten vazgeçmemiş. Sonra açlık ile azab vermiş, yani aç bırakmış. Yine sormuş: “Men ene vema ente? (Ben kimim sen kimsin?)”. Bu defa aklı başına gelen Nefis: “Ben senin aciz kulunum, Sen de benin çok merhametli/merhametli Rabbimsin” demiş ve âciz bir kul olduğu gerçeğini kulağına küpe etmiştir. Yine de aldanmamak için dikkatli olmak lazım..!

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN