Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Aydın Erdemir, akut bronşiolitin 2 yaşın altındaki her 10 çocuktan 1’inde görüldüğünü belirtiyor. Erdemir, bu salgın hastalığın tedavisinde öksürük şurubu ile antibiyotiğin kullanılmayacağını söylüyor.
Akciğerin küçük havayollarının (bronşiol) iltihabı olan akut bronşiolitte ilk bulgular burun akıntısı, öksürük ve hafif ateş gibi üst solunum yolu enfeksiyonu olarak başlıyor. Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Aydın Erdemir, anne babalara bu konuda uyarılarda bulunuyor. Erdemir şunları anlatıyor: “Özellikle düşük sosyo-ekonomik seviyeli, kalabalık yaşam koşulları olan ailelerin çocuklarında, sigara dumanına maruz kalan, anne sütü almayan, prematüre doğan bebeklerde daha sık görülür. En sık etken RSV dediğimiz Respiratuvar Sinsisyal Virüs’tür. Hastalık genellikle hafif ve orta şiddette geçirilir. Şikayetler 2-3 gün içinde giderek artar, 7-10 gün içerisinde azalır. Öksürük süresi bir miktar uzayabilir. Akut bronşiyolit çoğu hastada hafif geçirilen, kendini sınırlayan bir hastalık.”
Erdemir, akut bronşiolitin 2 yaşın altındaki her 10 çocuktan 1’inde görüldüğünü ve bronşiolitin kış aylarında salgınlara yol açtığını belirterek, akut bronşiolit tedavisinde öksürük şurubunun yeri olmadığını, hastalığın çoğunlukla virüslerden kaynaklanması nedeniyle antibiyotik tedavisi uygulanmadığının bilgisini paylaşıyor. Bunun bilinmesine karşın gereğinden fazla antibiyotik kullanıldığını kaydeden Erdemir, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Antibiyotik tedavisi özellikle hastalığı ağır geçiren ve hasta görünümlü olan olgularda, laboratuvar sonuçlarıyla da bakteriyel olduğu düşünülen olgularda verilmelidir. Hastalıktan korunmak için kapalı ortamlarda sigara içiminin engellenmesi, hasta kişilerin çocuklardan uzak durması ve maske takması, evin sık sık havalandırılması, evde genel hijyen kurallarına uyulması, çocukların beslenmesinin düzgün olması ve anne sütünün en az 2 yıl verilmesi çok önemlidir.” Erdemir, bronşiyolit atakları konusunda da aileleri uyarıp, “3’ten fazla bronşiyolit atağı geçiren çocuklarda, özellikle ailede alerji ve alerjik hastalık öyküsü varsa, astım yönünden değerlendirme yapılmalıdır. Tekrarlayan bronşiyolit atağı geçiren çocuklar ayrıca mide reflüsü, bağışıklık sisteminde yetersizlik gibi hastalıklar açısından da değerlendirilmelidir. Pasif sigara içiciliği tekrarlayan bronşiolit atakları için risk faktörleridir. Özellikle sigara dumanına maruziyetin olması tekrarlayan bronşiolitte en önemli risk faktörlerinden biridir” diyor.