Karantina günlerinde film listesi tükenenlere bağımsız film platformu MUBİ’den ‘can suyu’ geldi. İşte online erişime açılan 30 filmlik yeni seçkiden öne çıkanlar... Öldürme Üzerine Bir Film: Kieślowski’nin ödüllü filmi, toplumdan soyutlanmış gencin bir taksi şoförünü öldürmesiyle gelişen olaylar üzerinden adalet kavramını sorguluyor. Şüphe: Yapım, Güney Koreli yönetmen Lee Chang-Dong’a uluslararası ün kazandırdı. Beş Vakit: Reha Erdem’in yönettiği filmde Ömer, Yakup ve Yıldız’ın hikayesi kadraja yansıyor.
AYŞE LEBİN KATI-KARAR
Evde kalmanın hepimiz için en iyisi olduğu bu günlerde hazırladığımız film listeleri de bir bir tükeniyor. Netflix, BluTV gibi platformlar bize geniş seçenekler sunsa da birbirine benzeyen içerikleri sebebiyle sinemaseverler için bir cazibe noktası değil. Bu noktada imdadımıza ise online sinema platformu MUBİ yetişiyor. Her gün uzman kişiler tarafından özenle seçilen kült, klasik, ödüllü ya da bağımsız bir filmin gösterime girdiği MUBI dünya sinemasına geniş bir erişim sağlıyor. MUBI son olarak arşivinde yer alan filmleri izleyiciye sunduğu Koleksiyon bölümünü açtı. Koleksiyon’da klasiklerden yeni keşiflere yüzlerce film yer alıyor. Her gün seçkisine yeni bir film ekleyen ve bu filmleri bir ay boyunca izlemeye açık tutan MUBI, platforma yeni eklenen “Koleksiyon” bölümüyle arşivindeki yüzlerce filmi izleyiciye sundu.
MUBI’ye eklenen bu Koleksiyon bölümü, özenle hazırlanmış kategorileri ile izleyicileri sinema dünyasının farklı köşelerine derinlemesine dalabilecekleri bir yolculuğa çıkarıyor. MUBI’nın arşivindeki filmler Truffaut: Auteur ve Sinefil, Kısalar, Ingmar Bergman’ın İçindeki Şeytanlar, Modern Klasikler, Belgeseller, Film Festivallerinin Gözdeleri gibi başlıklar altında bir araya getiriliyor. Sizin için MUBI’de öne çıkan filmleri derledik:
OYUN- PELİN ESMER
Toros Dağları’nda bir köyde yaşayan ve günlerini tarlada, inşaatta, evde çalışarak geçiren dokuz köylü kadın, yaşamın ezici yükünü hafifletmek için omuz omuza verir. Amaçları kendi hayatlarından yola çıkarak bir tiyatro oyunu yazmak ve en güzel şekilde sahnelemektir. Pelin Esmer’in yapım, yönetim, kamera ve kurgusunu üstlendiği bu Tribeca ödüllü belgesel, hayatı boyunca ağır işlerde çalışıp sorumlulukların altında ezilmiş ve her türlü duygusunu bastırmış köylü kadınların feryadı olurken, sanatın dönüştürücü gücünü çırılçıplak ortaya koyan küçük çaplı bir mucize.
ÖLDÜRME ÜZERİNE BİR FİLM - KRZYSZTOF KİESLOWSKİ
Toplumdan soyutlanmış genç bir adam bir taksi şoförünü öldürür ve hakkında dava açılır. İdealist bir avukat tarafından savunulan adam cinayetten idam hükmü alır. 1988 Cannes Film Festival’inde büyük başarı elde eden Kieslowski’nin A Short Film About Killing’i hem kurbanın hem de failin sarsıcı portresini gözler önüne sererek adalet kavramını sorgulatıyor.
BEŞ VAKİT - REHA ERDEM
Üç Türk genci aracılığıyla büyüme sancısı: Ömer, babasının ölümünü dileyen yerel bölgenin imamı, onun en iyi arkadaşı ve aynı zamanda köy okulunun öğretmenine aşık Yakup ve yardıma ihtiyacı olan annesinin ihtiyaçlarıyla dersleri arasında denge kurmaya zorlanan Yıldız. Reha Erdem’in İstanbul Film Festivali’nde en iyi film ve eleştirmen ödüllerini kazanan samimi, şiirsel dramı; hem memleket meselesini inceliyor hem de Satyajit Ray ve Abbas Kiarostami’nin çalışmalarıyla karşılaştırılmak suretiyle ulusal sınırların ötesine geçiyor.
CARAMEL - NADİNE LABAKİ
Lübnan yapımı romantik komedide Beyrut’ta bir güzellik salonu güvenli bir sığınaktır. Birbirlerinin tecrübelerini ve duygularını paylaşırken salon; kadınların hayat, aşk ve mutluluğa dair sorularına cevap aradıkları renkli bir arkadaşlık noktası olur. Lübnanlı yönetmen Nadine Labaki’nin Ortadoğu portresi çizen filmi festivallerde büyük beğeniyle karşılanmıştı.
IN BRUGES - MARTİN MCDONAGH
Başlangıçta oyun yazarlığı yapan Martin McDonagh yazar yönetmen olarak yolunda gitmeyen kiralık katil işinin anlatıldığı bu kapkara, komedi şamatalı çıkışıyla hakkını veriyor. Harold’s Pinter’ın “The Dumb Waiter”’ını model alan iğneli senaryoyu da özellikle belirtmek gerek.
DUVARA KARŞI - FATİH AKIN
Fatih Akın’ın Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı ödülünü kucaklayan filmi Duvara Karşı, duygusal ve bir o kadar da gerçekçi bir aşk hikâyesi. Yirmi yaşındaki Sibel, geleneksel ve baskıcı ailesinden kurtulmak için tek çareyi evlenmekte bulur ve kendi gibi bir yaralı ruhla, Cahit ile evlenir. İki kültür arasında kalmışlığı, samimi, vurucu ve klişelerden uzak bir şekilde aktarırken, insan doğasındaki ironi ve karmaşayı da gözler önüne seriyor.
ŞÜPHE - LEE CHANG-DONG
Güney Koreli yönetmen Lee Chang-Dong’a uluslararası ün kazandıran film, Yarı zamanlı bir işçi olan Jong-su’nun mahalle arkadaşı Hae-mi’ye karşılaşmasıyla başlıyor. Hae-mi, çıkacağı Afrika tatili boyunca Jong-su’dan kedisine bakmasını ister ve seyahat dönüşünde onu gizemli adam Ben ile tanıştırır.
VECİDE - HAİFAA AL- MANSOUR
Suudi Arabistan’ın ilk kadın yönetmeni Haifaa Al-Mansour’un son filmi Vecide’de Küçük Vecide, yeşil bir bisikletin hayalini kurmaktadır. Ancak mahalledeki bir erkek çocuğuyla yarışması mümkün değildir: çünkü yasalar kızların bisiklete binmesine izin vermez. Vecide, okuldaki Kuran okuma yarışmasındaki para ödülünü duyunca, hayalini gerçekleştirmek için bu ödülün peşine düşer.
JULES VE JİM - FRANÇOİS TRUFFAUT
Henri-Pierre Roché’nin romanından uyarlanan bu Fransız Yeni Dalga klasiği, biri Alman biri Fransız iki arkadaşın, alımlı bir kadınla yaşadığı aşk üçgeninin ve 25 yıla yayılan ortak bir saplantının günlüğünü tutuyor. Yeni dalgaya ışık tutan bu film aynı zmaanda François Truffaut sinemasıyla tanışmak için de birebir.
