Türkiye’de döviz bir taraftan artıyor, faiz bir taraftan artıyor. Dövizin artmasını ülke ihracatla taşıyabilir ama faizin bu kadar artması gerçekten ciddi bir sorundur. Faiz bundan sonraki süreçte dünyayı rahatsız ettiği bu noktada bizi de rahatsız ediyor.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, döviz fiyatları ve faizdeki artışa ilişkin, “Normal günler yaşamıyoruz. Türkiye’de döviz bir taraftan artıyor, faiz bir taraftan artıyor. Dövizin artmasını ülke ihracatla taşıyabilir ama faizin bu kadar artması gerçekten ciddi bir sorundur. Faiz bundan sonraki süreçte dünyayı rahatsız ettiği bu noktada bizi de rahatsız ediyor.” dedi. Kurdaki oynaklığın ihracatçıyı rahatsız ettiğini ifade eden Gülle, volatilitenin artmasıyla ihracat birim fiyatlarının baskı altında kalacak seviyelere geldiğini kaydetti. Gelinen noktada kuru avantaja çevirmeye çalışmaları gerektiğini belirten Gülle, “Bunu bir avantaj olarak görmek lazım. Bazı giremediğimiz pazarlara şimdi girebiliyoruz, bazı satamadığımız malları şimdi satabiliyoruz ama bunu dengeli bir şekilde götüremedik." değerlendirmesinde bulundu.
Aynı anda yükseliyor: Kurdaki oynaklıkla faizdeki yukarı yönlü gidişin aynı zamanda meydana geldiğine dikkati çeken Gülle, şöyle konuştu: “Siz de biliyorsunuz normal günler yaşamıyoruz. Türkiye’de döviz bir taraftan artıyor, faiz bir taraftan artıyor. Dövizin artmasını ülke ihracatla taşıyabilir ama faizin bu kadar artması gerçekten ciddi bir sorundur. Faiz bundan sonraki süreçte dünyayı rahatsız ettiği bu noktada bizi de rahatsız ediyor. Hem maliyetler içerisinde çok ciddi bir borçlanma getiriyor. Bankaların piyasaya bakış açısını da etkileyebiliyor, zaten daralan piyasayı daha da etkileyebiliyor. Bence faiz bütün bu söylediklerimizin üzerinde en etkili olabilecek argüman. Faizi bizim iyi yönetmemiz gerekiyor. Türkiye’nin faizi aşağı doğru indirmesi gerekiyor. Bu yukarı doğru beklenti daha farklı hastalıklara sebep olacaktır. Üretime, tüketime ve ihracata zarar verecektir.”
Staj ortaokulda başlıyor: Gülle “Dünyada ortaokulda staj dönemi başladı. Biz iyi bir eğitimle, daha iyi bir stajla çok daha başarılı ve farklı yerlere gideceğimizi düşünüyoruz. O nedenle müfredata da yapıcı katkılarımızı sunmaya devam edeceğiz” dedi.
TİM olarak ihracatı teşvik edecek projeler hazırladıklarını anlatan Gülle, “Taleplerimizi ilettik. 10’un üzerinde bir proje hazırladık. İnşallah bunların hepsi sayın bakanımızın (Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan) onayıyla gerçekleşir. İhracatçılarımıza inşallah önümüzdeki dönemde güzel teşviklerimiz, desteklerimiz olacak.” dedi.
Çok büyük lobi gruplarıyla mücadele ediyoruz: İsmail Gülle, Türkiye için yerli ve milli üretimin ne kadar önemli olduğunun Afrin’e yapılan harekatta görüldüğünü belirterek, şunları kaydetti: “Askerimizin ayakkabısından kıyafetine, silahından tankına helikopterinden kurşununa varana kadar yerli olduğunu gördük. Geçmişte savaşa giderken mermisiz, yakıtsız kaldığımız günleri de hatırlayınca bugün geldiğimiz noktada bunun ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. En son geçen hafta hepimizi gururlandıran bir ticari anlaşma yapıldı ve 12 ATAK helikopteri satıldı. Bu da ihracatımızın hedefine gitme yolunda en önemli işlerden biri. Çünkü şu anda savunma sanayisinin ihracat birim fiyat ortalaması 45 dolar seviyesinde. İhracat ortalamamızda bu rakam 1,5 dolar. İHA’larımız, SİHA’larımız var. Bunların hepsi bir noktadan sonra kendi kabuğunu kırıp dünya rekabetine çıkacak. Şu anda belki engellemeler var ve bunları satmakta zorlanıyoruz. Çünkü çok büyük lobi gruplarıyla mücadele ediyoruz. Diğer yandan bizim yeni yatırımlarla sanayilerimizde kapasiteyi artırmamız gerekiyor. Mevcut yapıyla ihracatımızın geleceği nokta bu.”
En önemli sorun cari açık: TİM Başkanı Gülle, şu anda Türkiye’nin en önemli sorununun cari açık olduğunu ifade ederek, “Türkiye cari açıkla uğraşacaksa, ithal ettiği ürünleri yerli üreten fabrikalarına sahip çıkmalı, onları desteklemeli ve ikamesi olan bütün ürünlerin yatırımını burada yaptırmalı. Arada belki seçimle, belki başka sebeple, belki Türkiye’nin geçtiği önemli süreçlerden etkilenerek ertelenen yatırımların da inşallah bundan sonraki süreçte devreye girmesiyle ciddi bir yerli üretim havasını, ortamını, heyecanını yakalayarak bunların üzerinden gideceğiz.” dedi.
En yüksek temmuz ihracatını açıklayacağız
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, bugün itibarıyla temmuz ihracatında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20’nin üzerinde bir artışla gittiklerini belirterek, “Belki ay sonunda en yüksek temmuz rakamı açıklayacağız. Bu da geçen ay 161,5 milyar dolar olan ihracat rekorunu daha da yukarıya koyacak.” dedi. Gülle, ihracat artışının haziranda belki de seçimin etkisiyle biraz beklentilerin altında kaldığını kaydederek, “Ancak şu anda temmuzda yüzde 20’nin üzerinde bir artışla gidiyoruz. Belki ay sonunda en yüksek temmuz rakamı açıklayacağız. Bu da geçen ay 161,5 milyar dolar olan ihracat rekorunu daha da yukarıya koyacak. Yıl sonundaki 173 milyar dolarlık hedefi yakalamada önemli bir eşik olacak.” diye konuştu. En çok ihracat yapmaları gereken ülkelerin komşuları olduğunu dile getiren gülle, ancak en yüksek ihracatı AB’ye yaptıklarını, AB’deki artışa rağmen İran’da, Irak’ta, Suudi Arabistan’da ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde düşüş yaşandığını bildirdi.
İran’a ayrıca çalışmalıyız
Gülle, küresel ekonomide gittikçe artan korumacı politikalarının hatırlatılması üzerine, Gümrük Birliği’nin ticaret savaşlarında kendilerini bazı ülkelerde kısıtladığını vurguladı. AB’nin yaptığı serbest ticaret anlaşmalarına taraf olmamanın kendilere çok ciddi kayıplar oluşturduğunu ve bu anlaşmalar üzerinden Türkiye’yi açık pazar haline getirdiğini dile getiren Gülle, ABD ile AB arasındaki serbest ticaret anlaşmasının iptal edildiğini anımsattı. Gülle, şunları kaydetti “İran’a ayrıca çalışmamız, komşularımızla ayrı strateji ve ilişkileri yürütmemiz gerekiyor. Afrika’yı çok iyi okumamız ve çalışmamız gerekiyor. Artık yeni pazar, yeni dünya Afrika. 500 milyar dolarlık bugün bir ticareti olan kıtada biz 12 milyar dolarlık ihracatla varız. Sayın Cumhurbaşkanımıza olan sevgiyi görüyoruz, Türkiye’ye olan ilgiyi görüyoruz ama biz bunu ticaretle taçlandıramıyoruz. O yüzden bu ülkelere özel çalışmalar yapmamız lazım. Heyetler getirip ticareti karşılıklı hale getirmemiz gerekiyor.”